2 Şubat 2013 Cumartesi

Sorulara Cevaben.... Super Bowl XLVII

 Eurosport.com Türkiye'den İzge Can Günal'ın Super Bowl hakkındaki sorularına cevabımdır...






 RG3, Wilson ve Luck harika birer çaylak yılı geçirdiler. Peyton Manning eskisinden bile iyi döndü, Brady zaten her zaman üst seviyede. Buna karşılık Giants ve Eli yerlerde süründü, Mark Sanchez herkese alay konusu oldu. Sezon hakkında düşünceleriniz nedir genel olarak?


2012 sezonu çaylak QB’lerin yılı oldu denebilir. Redskins’de RGIII, Colts’da Andrew Luck, Seahawks’da da Russell Wilson gösterdikleri performansla hem takımlarını playoff’a çıkardılar, hem de -Cam Newton hariç- son yıllarda oldukça verimsiz geçen “QB hasatı”nda güzel bir yıl yakalayarak önümüzdeki seneler için bize konuşacak çok malzeme verdiler. Bu üçlünün yanına, ikinci yılında olmasına karşın sezon ortası görevi devralan 49ers oyun kurucusu Colin Kaepernick’i de eklemek gerek.

Colin Kaepernick - Accidental Hero

Luck hariç diğer üç QB’nin ortak özellikleri NCAA’de gittikçe yayılan read option”, "zone read", "option offense" veya başka bir versiyonu olan "pistol” hücum sisteminden gelmeleri. QB’in aynı zamanda bir koşucu (RB) olarak da görev aldığı, oyun başladığı anda savunmanın durumuna göre değişik hücum varyasyonlarına girmeyi sağlayan bu formasyon, savunmaları zora düşürdüğü için daha çok tercih edilir oldu. Ancak NFL’deki savunma oyuncularının fiziksel üstünlükleriyle defans kurgularının çok daha oturmuş olması “pistol offense”in şimdiye dek bu seviyede çok da başarılı olmamasına yol açmıştı. Geçmişe döndüğümüzde, Randall Cunningham ve Michel Vick gibi oyuncular, QB'nin koşu yeteneğini sık sık kullanan bu oyun tarzıyla belli bir başarı yakalamışlardı aslında. Hatta geçen sene Tim Tebow Denver’da bu yöntemle takımını playoff’a yükseltmişti.


Russell Wilson bu sene en etkilendiğim genç QB oldu

Ancak son 15 yılın en başarılı oyun kurucuları sayılan Tom Brady ve Peyton Manning’in “pocket QB” oynayarak elde ettikleri sonuçlar karşısında, hücum koordinatörleri bu yeni felsefeyi benimsemekte ayak diremişlerdi.  Ancak gözüken o ki, NCAA koçlarının da yavaş yavaş NFL’e geçmeleriyle, önümüzdeki iki üç yıl pistol offense NFL’de daha çok denenecek. Ama tutunacak mı derseniz, onu bu genç QB'lerin sahada ne kadar sağlıklı kalacakları ve başarılı olacakları tayin edecek. RGIII’ün bir koşu oyunu sırasında aldığı darbeyle diz bağlarını kopartıp gelecek sezonu bile tehlikeye attığı ortadayken, bu yeni felsefeye ihtiyatlı yaklaşmakta fayda var.


Robert Griffin III ve Andrew Luck
NFL’i bu sene çok meşgul eden bir başka konu da, özünde bir çarpışma sporu olan amerikan futbolunda, oyuncuların aldıkları darbelerin uzun dönemli etkileri oldu.  NFL bu konudaki yakınmalara yıllardır kulaklarını tıkamaktaydı. Ancak emekli oyuncuların yaşadıkları fiziksel sorunlar ve son iki yılda sayısı gittikçe artan intiharlar olayın daha çok konuşulmasını sağladı. Amerikan Başkanı Obama bile geçenlerde "Bir oğlum olsaydı futbol oynamasına izin vermek için uzun uzun düşünürdüm" lafını edebildi (aslında kızlarının 2 yıl sonra manita yapınca düşüneceklerine odaklansa daha iyi olur derim). 

Eski NFL sporcuları zaten unutkanlık, erken bunama gibi sıkıntılarla boğuşuyorlardı. Ancak  Junior Seau ve Dave Duerson’un intiharları sonrası yapılan beyin otopsilerinde “Kronik Travma Ansefalopatisi”(CTE) tanısı kondu ve alarm zilleri çalmaya başladı. NFL, ilk elde oyun kurucu ve WR’ları koruyacak kuralları daha sert uygulamaya başladı ama orta vadede amerikan futbolunda daha az çarpışma ve travmaya yönelik değişiklikler olmasını beklemeliyiz.


Junior Seau Patriots'umuza da hizmet etmişti

Diğer yandan, bu sene NFC çok daha çekişmeli bir konferans oldu. 49ers, Seahawks, Falcons ve Redskins’in beklenenden daha iyi olmaları, çekişmeli bir sezon izlememizi sağladı. NY Giants post-SB sendromuyla kötü bir yıl geçirdi, ligin özellikle ikinci yarısında döküldü ve playoff’a kalamadı. Keza Orta Doğu ve Balkanlar’ın(!) en haşmetli stadını yapan Jerry Jones ve kovboyları da seneyi hüsranla kapattılar (ne üzüldük ne üzüldük!). NFC'nin en güçlü SB adayı olarak gösterilen GB Packers ise sezon boyu istikrarlı bir koşu oyunu üretememenin sıkıntısını –özellikle- playoff’ta yaşadı. Takım Vikings’i rahat geçti ama korkutucu bir savunmaya sahip San Francisco önünde  direnemedi. Bu maçta Packers savunma koordinatörü Dom Capers’in kurguladığı adam adama savunmaya karşı Colin Kaepernick müthiş koridorlar buldu ve NFL tarihinin QB koşu rekorunu kırarak Packers'i neredeyse tek başına eledi.

San Francisco demişken, Michael Crabtree, Randy Moss ve Vernon Davis gibi WR/TE gücü, Frank Gore gibi süper bir koşucu beke ek olarak muhteşem savunmasıyla 49ers sezonun en spektaküler takımlarından biri oldu. Ortalamanın üstünde oynayan QB Alex Smith’le sezon gayet iyi giderken, Smith'in beyin sarsıntısı sonucu sazı eline alan Kaepernick, hücuma bir başka boyut daha ekleyerek takımını SB’a kadar taşıdı. Kaep’te ısrar ederek tüm yorumcuların hışmına uğrayan coach Jim Harbaugh’un cesaretine hayran olmamak elde değil.

Alex Smith'e işini kaybettiren darbe


AFC’de yılın sürprizleri Indianapolis Colts ve Peyton Manning oldular. 2 yılda dört kez boyun ameliyatı geçiren Peyton Manning’in artık verimli olmayacağına karar veren Irsay Ailesi, yeniden yapılanma kararı alarak Manning’i serbest bıraktı. Onun yerine de Stanford’dan –hem de trişka bir bölüm değil mimar olarak- mezun olan Andrew Luck etrafında yeni bir takım kurdu. Luck yaşından beklenmeyecek olgunlukta bir yıl geçirdi. Üstüne sezon ortasında kan kanseri olduğunu öğrenen baş antrenör Chuck Pagano’nun hikayesiyle takım ekstra bir motivasyon da buldu. Diğer tayların da Luck’a ayak uydurmasıyla Colts playoff’a çıktı ama ilk turdan öteye geçemedi. Eh, yeniden yapılanmaya giren bir takım için bu da yeter.

Tom Brady ve Peyton Manning bu seneyi başarılı ama sonuçta boş geçtiler

Peyton Manning ise Tim Tebow’u Jets’e gönderen Denver Broncos ile anlaştı (bu yazı “trajik komedi” dalında olmadığından maalesef Jets’den,  bahsedemeyeceğiz). Peyton’un, boynu nedeniyle bir daha pas atıp atamayacağı bile belirsizken Denver'in oynadığı kumar tuttu ve usta harika bir sezon geçirdi. Ancak playoff’un ikinci turunda, buz gibi bir havada Baltimore Ravens’a elenmekten kurtulamadı. O Ravens ki, AFC şampiyonluk maçında canımız Patriots’u da sopalayarak Pazar günü SB’da oynamaya hak kazandı (tekrar üzülmemek için Patriots'dan da söz etmeyeceğim).

Jacoby Jones, Flacco'nun uzun topuyla
 son saniyelerde Broncos'u bitiriyor


 -MVP kim olur?

49’ers kazanırsa Colin Kaepernick’in MVP seçilmesini bekliyorum. Nedense Ravens kazanırsa Joe Flacco seçilir diyemiyorum. Sessiz sakin Flacco aslıda gözüktüğünden daha iyi bir oyun kurucu. Son beş sezondur takımın playoff'a taşımayı başardı. Uzun topları çok canlar yakıyor. Eğer düşük skorlu bir maç sonunda Ravens şampiyon olursa, NFL’in “hikaye yaratma merakı” nedeniyle, ortalama bir sezon geçiren Ray Lewis ikinci kez SuperBowl MVP olarak kariyerini noktalayabilir.



-Sezon başında birçok ismin şampiyonluk adayı olan Ravens, normal sezonu kötü bitirdi, ama harika bir playoff geçirdiler. Burada en büyük pay kimin, Ray Lewis'in emekli olacak olmasının takıma etkisi ne kadar?

Bir önceki cevabı bıraktığım yerden devam edeyim. Ravens öncelikle çok tecrübeli bir takım. Bu faktör de playoff’ta önem kazanıyor.. Ray Lewis 6. haftada trisepsini yırttı ve 10 hafta oynayamadı. Ama sakatlığı sürerken emekli olacağını açıklayarak takımına ekstra bir itici güç sağladı. Kendisi 37 yaşında. Defansın diğer yapı taşları Terrell Suggs (OLB) 30, Ed Reed (SS) ise 34 yaşındalar. Cami yıkılmış ama mihrap yerinde bir savunma bu. Yılın en üretken hücum gücüne sahip New England Patriots’u deplasmanda 13 sayıda tutmayı başardılar. Yine de kafamı kurcalayan şey triseps kasını yırtan 37 yaşında biri, 2 ay içinde nasıl sahalara döndü? Geyik boynuzu tüylerinden elde edilen yasaklı IGF-1 maddesinin etkisi olabilir mi?  

Kuzgunlar'ın Ruhani Lideri Ray Lewis

Oyunun hücum yönünde de koşucu bek Ray Rice, return oyuncusu Jacoby Jones ve uzun pas tutucusu Torrey Smith rakip savunmalara sıkıntı yaşatıyorlar. Flacco hemen her maç 1st down’da 2-3 kez bu uzun pasları deniyor. Yarısını tuttursa yetiyor zaten. Kısa paslarda da Anquan Boldin gibi yumuşak elli bir WR daha var. Elbette John Harbaugh'un Aralık ayı başında OC Cam Cameron'u kovup yerine QB koçu (ve eski Colts başantrenörü) Jim Caldwell'i getirmesi de hücum üretkenliğinin artmasına katkıda bulundu. 

Smokin' Joe Flacco
-49ers çok çalkantılı bir sezon geçirdi aslında, Alex Smith hiç de fena oynamamasına rağmen yerini Colin Kaepernick'e kaptırdı. Green Bay'e karşı harikalar yaratan Kaepernick Super Bowl'un baskısını kaldırabilecek mi?

Alex Smith gerçekten de bahtsız bir bedevi. Yıllarca NFL basınınca eleştirildi, takım onun yerine bir sürü ismi denedi. Smith'in şansı eski bir QB olan Jim Harbaugh’un takımın başına geçmesiyle döndü. Takımdaki yeri sağlamlaştı, geçen sene iyi istatistiklerle oynadı ve NFC finaline kadar çıktı (ama sezon sonu 49ers yine de Peyton’ı almaya çalışmıştı). Bu seneye de gayet iyi başladı. Eğer sakatlanmasaydı bu takım Smith önderliğinde yine Super Bowl’a çıkardı. Ama işte her bahtsız bedevi gibi o da çölden gelen iri bir arkadaşa (Kaepernick Nevada’dan mezun) mağlup oldu. 

Daha önce de bahsettim, burada Jim Harbaugh’un cüretine şapka çıkarmak gerek. Alex Smith iki haftada iyileştikten sonra takıma geri dönebilirdi ama Harbaugh genç QB’iyle devam etmeyi tercih etti. Bu büyük bir riskti aslında. Ancak Harbaugh'un Nevada'ya giderek okulun futbol antrenmanlarını ve pistol hücum sistemini izlediğini bilince Kaepernick’in nasıl ve neden draft edildiği biraz ortaya çıkıyor. Kaep daha draft edildiği gün arabaya atlayıp soluğu hocasının yanında almış, o saat çalışmaya başlamışlar. Bunları öğrendikten sonra Harbaugh’un uzun vadeli planını Smith değil Kaepernick üstüne kurduğunu anlamış olduk. Ama çocuğun da hakkını vermek gerek, Kaep şansını iyi kullandı. Önceleri sadece tazı gibi koşabildiğini zannediyorduk. Ama NFC Şampiyonluk maçında tek bir koşu oyunu yaptı, bacakları yerine kollarını konuşturdu. Şimşek gibi pasları ve yüksek isabet oranıyla maçın kazanılmasında büyük pay sahibi oldu. Bu noktada 49ers OC Greg Roman'a da bir şapka çıkarmak gerek. Colin Kaepernick pazar günü eğer heyecanını kontrol eder, maça iyi başlar ve Ravens’in sert savunması tarafından hastanelik edilmezse (Ravens SS #31 Bernard Pollard nam katile dikkat) sıkıntı yaşamayacağını düşünüyorum.



-Super Bowl'a dönersek, kim kazanır?

Tarihte ilk kez iki kardeş SB’da coach olarak karşı karşıya gelecekler. 15 ay büyük John Harbaugh (Baltimore Ravens), kardeşi Jim Harbaugh (San Francisco 49’ers) ile New Orleans’ta karşılaşacaklar. Zaten maçın adı “Harbowl” oldu bile.

Ravens, sezona kötü başlamasına karşın müthiş bir düzelme gösterdi ve playoffları silip süpürdü. Ray Lewis’in ruhani liderliğinde öncelikle çok yıpratıcı bir müdafaa yapıyorlar. Ravens zaten geleneksel olarak bir savunma takımı olageldi. Diğer yandan hücumda Ray Rice kaynaklı koşu oyununa bel bağlamış durumdalar. Cam Cameron'un ayrılmasından sonra pas oyunları biraz daha çoğaldı. Joe Flacco’nun derin paslarıyla başarıya koşuyorlar (bkz. Ravens-Broncos 2013 Divisional Playoff Game). Ancak SF’nun hem koşu hem pas savunması ve CB pozisyonları çok zengin. Triseps yırtığını hala atlatamamış gözüken Justin Smith'in bu maçtaki performansı önemli. Kanlı geçmesi beklenen "line of scrimmage" mücadelesinde avantaj SF'den yana.

San Fran’ın asıl sıkıntısı kicker David Akers. İyi bir kicker parasını playoff ve SuperBowl’da hak eder. Normal sezonda kaçmasına ses çıkarılmayan FG’ler, eleme maçlarında yaşamsal bir önem kazanır. Bu açıdan, stresli anlarda +40yd’dan sayı yapan bir depikçi, takımının SB kazanma şansını kat be kat artırır (bkz. Adam Vinatieri). David Akers bu sene 29/42 başarı oranıyla oynuyor. Hiç yeterli bir oran değil. Üstelik kritik anlarda daha çok kaçırıyor. Niners bir ara o kadar çaresiz kaldı ki, 2011 AFC Finali’nin son saniyesinde FG kaçırıp Ravens’dan kovulan Billy Cundiff’i bile takıma aldı. Ezcümle, San Francisco maçı son saniyelerdeki bir FG’a bırakmamak zorunda.

49'ers savunması Matt Forte'yi (Bears) etkisiz hale getirirken

Peki kim kazanır?? Madem ki Canımız Patriots'umuz Superbowl’a çıkamadı, o zaman kalbim San Francisco’dan yana. Amerikan futbolu aşkımı başlatan takımdır San Fran. Ama mantığım da Niners diyor. Geçen sezondan beri çok agresif bir savunma yapıyor. Bu sene daha da düzeldi (Justin Smith kritik!!). Ravens hücumu ise oldukça standart. Yeni ve sürpriz şeyler üretme olasılığı Caldwell'e rağmen düşük. Kaepernick maça iyi başlarsa, Justin Smith ve özellikle Aldon Smith pass rush'ta etkin olurlar ve SF koşu oyunlarında Rice’i kontrol etmeyi başarırsa maçı 49ers alır. Unutulmasın ki Niners çıktığı beş SuperBowl’un hepsini kazanmış bir takım. Beni tek huzursuz eden şey, sırasıyla Colts, Broncos ve Patriots’u elemiş Baltimore’un gereksizce inatçı ve çok tecrübeli bir takım oluşu… Bir de Akers’in sol ayağı…