Son 5 sezonda Jimmie Johnson şampiyon olmuştu. 5 sene ardarda şampiyonluk Nascar için büyük bir rekor, özellikle 20-30 senelik kariyerlerinde 7'şer şampiyonluk alabilmiş Dale Earnhardt ile Richard Petty'nin efsane statüsünde olduğu düşünülürse. Diğer yandan konuyu saptırmak pahasına değinmek istediğim bir nokta da, 2000'lerin bende sportif başarılar anlamında bir huzursuzluk uyandırdığıdır: Michael Schumacher 2000-2004 arası F1'de ardarda 5 sene şampiyon oldu, Lance Armstrong Tour De France'ı 1999-2005 arası 7 sene üstüste kazandı, Valentino Rossi 2001-2009 arası 7 kere (aralıklı) şampiyon oldu. Sanki bu tarz az bulunur başarılar fazla üstüste bindi 2000'lerde, neyse...
Bantı hızlı ileri sarıp (ecnebilerin fast forward dediği deyim; eskiden teyplerde FF adıyla bulunurdu bu tuş. Teyp gibi sıralı erişim teknolojisine sahip cihazlar için mühim bir özellik idi, günümüzde ise rasgele erişime alıştık. Bu parantezi teyplere yetişememiş gençlere ukalalık yapmak için açtım) geçen Pazar yapılan yarıştan hemen önceye gelelim. Nascar'da son yarış öncesi Jimmie Johnson matematiksel olarak şampiyon "olamamayı" garantilemişti. Lider Carl Edwards idi. Kendisi sadece 32 yaşında genç yeteneklerden biridir. İkinci ise 3 puan gerisindeki, 40 yaşında, 2 kere şampiyon olmuş, lafını esirgemeyen karakterde, yarış olmayan nadir boş haftalarda değişik isimler altında World of Outlaw, Midget falan gibi egzantrik serilerde yarışan (bu yarışlarda kullandığı isimlerden biri Smokey Jones), 2-3 sene Indy 500'ü kazanacağım diye aynı gün önce Brickyard'da 500 mil yarışıp helikopterle Charlotte'daki 600 millik Coca-Cola 600 yarışına yetişen Tony Stewart idi. (kimi tuttuğumu fazlaca çaktırdım galiba)
Tony Stewart ve arabası |
Aradaki 3 puanlık fark yeni puan sisteminde 3 sıra anlamına gelir gibi gözükse de, birinciye verilen ekstra puanlarla birlikte düşünüldüğünde, Tony Stewart 1., Carl Edwards 2. olursa şampiyonluk Stewart'ın olacaktı. Bunun dışındaki durumlarda Stewart rakibinin 3 sıra önünde yarışı bitirmek zorundaydı şampiyon olmak için. Puan eşitliği halinde de Tony Stewart şampiyon oluyordu, zira bu durumda en çok birinciliği olan şampiyon oluyordu ki, 4 birinciliğe karşı 1 birincilikle rakibinin önündeydi.
Hafif geri gidersek (rewind REW tuşuna bir tık), Chase formatı'na göre, son 10 yarış için belli bir grup sürücü playoff'a kalıyordu. Tony Stewart sıfır, Carl Edwards ise bir galibiyetle girdiler playoff'a. Ancak Chase Serisi yarışlara Tony Stewart çok hızlı bir giriş yaparak ilk 2 mücadeleyi kazandı. Bu sırada Edwards, sessiz sedasız (ve eski stil) ilk beşe, ilk ona girip (Chase sırasında sadece bir kere, o da 11. olarak ilk 10 dışında kalmış) puanları toparlayarak liderliğe yerleşmişti. Tüm rakipler yavaş yavaş kötü sonuçlarla safdışı kalırken Tony Stewart Chase'in 7. ve 8. yarışlarını kazanarak tekrar potaya girdi ve Edwards'a 3 puan yaklaştı. Sondan bir önceki Phoenix yarışında Carl Edwards -312 turun 160'ını lider geçmesine rağmen- ikinci, Stewart ise üçüncü oldu (aynı puanı aldılar) ve son yarışa gelindi.
Bundan önce bu tarz bir çekişme 1992 yılında rahmetli Alan Kulwicki ile Bill Elliott arasında yaşanmıştı. Son yarışta Elliott 1., Kulwicki 2. olmuş ama 10 puanlık farkı (eski sisteme göre çok az bir fark) korumayı başararak şampiyon olmuştu. Neyse, son yarış Miami'nin Homestead pistinde koşuldu. Pazar akşamı sarhoşluktan mütevellit yarışın sadece ilk turlarına bakabildim (Chicago Ayıları'nın maçını da kaçırdım). Carl Edwards 1. Tony Stewart ise 11. gidiyordu. Yattım, yatış o yatış... Yarış, ertesi gün saat 17 civarlarında aklıma geldi ancak. Çaptan düşüyorum sanırım, neyse...
Kulwicki'nin şampiyonluğu ile ilgili video
Tony Stewart'ın son geçiş manevrası
ESPN'de Stewart'ın zaferinin tarihi olduğu ile ilgili bir
YanıtlaSilyazı çıktı.