16 Temmuz 2013 Salı

Son Umut: B Numunesi

Geçen Nisan ayında Cumhurbaşkanlığı Bisiklet Turu'nu kazanan Mustafa Sayar'ın, Cezayir Turu'nda alınan idrar örneklerinde EPO maddesine rastlandı. Haber, dün, başarılı TRT muhabiri Ömer Yavru tarafından twitter'da duyuruldu. A numunesinde yasaklı maddeye rastlanan Konya Torku Şekerspor sporcusu Sayar, 11-15 Mart tarihleri arasında Cezayir'de düzenlenen turda ikinci olmuştu. 

Doping test prosedürü kabaca şöyle işliyor: UCI görevlileri, önceden belirledikleri sporcuları, etap/yarış bitiminde "hiç gözden kaybetmeksizin" antidoping merkezine götürüyorlar ve idrar (veya kan) örneği vermeleri isteniyor. Alınan idrar örneği A ve B numunesi olarak ikiye ayrılıyor, sporcunun önünde kapatılıp mühürleniyor ve -testi yapacak kişi kimin örneğini analiz ettiğini bilmesin diye- numaralanıyor. Daha sonra, numunelerin ikisi de, WADA tarafından akredite edilmiş bir laboratuara gönderiliyor. A numunesi teste alınırken, B numunesi ("şahit numune" de denebilir) kapalı olarak bekletiliyor. Eğer ilk testte yasaklı bir madde bulunursa, sporcunun talebine göre ikinci örnek de analiz ediliyor. Bu test temiz çıkarsa sporcu aklanıyor ancak B numunesi de pozitif çıkarsa UCI, konuyu sporcunun bağlı olduğu ülke federasyonuna havale ediyor ve sporcuya ceza veriliyor. Bisiklet sporunda, yarışmacılar ilk ihlalde genellikle 2 yıl yarışlardan men ediliyorlar. Ayrıca, örneğin alındığı günden sonra katıldıkları yarışlardaki dereceleri de iptal ediliyor. Cezayir Turu  11-15 Mart tarihleri arasında yapıldı. Dolayısıyla, B numunesinde de yasaklı maddeye rastlanırsa, Mustafa Sayar'ın ToT şampiyonluğu elinden alınarak 2 yıl men cezası alması beklenebilir. 

Meryem Ana'ya mı yakarsak... 
(Resim:Ö.Özdemir/Cyclingtr.com)

Üst paragrafı "beklenebilir" diyerek bitirdim çünkü kesin konuşamıyorum. Ceza kararı yerel federasyonun ilgili kurulunca verilecek. Ülkelerin iç dinamikleri her zaman birbirine benzemediğinden, bazen beklenmedik kararlar çıkabiliyor. Daha önce, Kazakistan Bisiklet Federasyonu, normalde 2 yıl ceza alması gereken A.Vinokurov'a, evirip çevirip bir yıl ceza vermişti. Bizden bir örnek vermek gerekirse, 2011 yılında gündemi sarsan futboldaki şike skandalında da, TFF akılları karıştıran, çelişkili birçok karar almış, hatta TBMM kanun değiştirmişti. Spor etiği, adalet ve güçler ayrılığının oturmadığı, hakkını ve bağımsızlığını korumak yerine, muktedirlerden ihsan bekleyenlerin çok olduğu bağzı ülkelerde "spor politikanın başka araçlarla devamı" olarak görüldüğünden, bağzı muktedirlerin iki dudağı arasından çıkacak bir laf, her şeyi değiştirebilir. Neyse ki Türkiye ileri bir demokrasi ülkesi olduğundan böyle korkunç senaryolara gülüp geçebiliyoruz. 

Mustafa Sayar, annesi, Spor Bakanı ve Cumhurbaşkanı

Mustafa Sayar'ın A numunesinin pozitif çıkmasına gerçekten çok üzüldüm. ToT'tan birkaç gün sonra, bu başarısından şüphelendiğimi belirten bir yazı yazmış, ondan özür dilemeyi çok istediğimi belirterek bitirmiştim. Siz görmediniz ama önce sert bir yazıydı. Fakat, elimde bir kanıt yokken, sadece şüphelendiğim için Sayar'ı zor duruma düşürmemek gerektiğini düşündüm (olası tepkilerden de tırstım itiraf edeyim). Yazının tonunu yumuşattım, Sayar'ın lehine bazı argümanları da kattım. Ama fikrim belliydi. Haksız çıkmak istediğim nadir durumlardan biriydi. 

Görünen durum, twitter'da Yasin Bingöl'ün de yazdığı gibi , Sayar'ın performansını Türkiye Turu'nda zirveye çıkarmak için planlanan EPO kürünün parçasıydı Cezayir Turu. Bu kısım tamamen tahmin elbette. EPO varsa bence kan nakline gerek kalmamıştır. Eczaneden kolaylıkla EPO alabildiğin bir memlekette kan nakli gibi komplike bir süreç izlemeye gerek yok. İnsanın "Bari Lance Armstrong gibi olsaydınız" diyeceği geliyor. Herif 10 yıl doping yaptı, bir kere bile pozitif çıkmadı. Kavruk Türkiye'nin, öğrenmeye uzak tembelleri olarak, sahtekarlığı bile kaliteli yapamıyoruz. 

Peki ya Konya Torku Şekerspor'a ne demeliyiz? Türk bisikletinin öncüsü, bisikletin ana damarı, gururumuz Şekerspor  yöneticilerinin iki kez arka arkaya dopingli şampiyon çıkarmayı becermeleri takdire şayan! Eski dopé'leri kadroya alıp, pırıl pırıl gençlerin ahlakının bozulmasına yol açmak hangi cin fikirlinin aklından çıktı billmek hakkımızdır. Mustafa Sayar 21 yaşından beri bu takımda. Onu, Yuri Metlushenko, Ivailov Gabrovski ve D. dela Fuente gibi çakallarla yanyana getirdiğiniz için tebrikler. Çocuğunuzun önce arkadaşlarını kontrol edersiniz değil mi? Bu gençlerin kimle bisiklete bindiklerine bakmadınız ama. Geçen seneki Gabrovski olayından sonra Torku'dan bir şey duyduk mu? Bir temizlenme niyeti, beyanı, bu konuda yeni bir politika? Yoo.. Yukarılarda bir yerlerde, birileri birilerine "Bu sene artık bir Türk kazansın" demediyse ben ne olayım. Kimin ve neyin hırsıdır bu? Torku ToT'ta şampiyon olmasa daha iyi olurdu. Gençler, dünyanın en iyi yarışçılarının yanında bisiklet sürseler, hangi seviyede olduklarını görseler, birşeyler öğrenseler, hırslansalar bisiklet sporumuz için daha hayırlı olurdu. Ama yok! Yeni Türkiye, her dalda inkişaf ettiğini yedi düvele gösterecek... Ebemizin düvelini gayet yakından gördük. 

Türkiye'de, son bir yılda, olimpik sporlarda dalga dalga gelen doping olaylarının tesadüfi olmadığına inanıyorum. 15 yaşındaki haltercilerin, güreşçilerin, cıvıl cıvıl atlet kızlarımızın bu yollara sapmış olması tesadüfle, ödül yönetmeliğiyle falan açıklanamaz, bu hedef saptırmaktır. İyi olan herşeyde ortaya çıkıp şov yapan değerli yöneticiler bu pislikleri de üstlenmelidir. Bu ülke gencecik çocukları çok kurban etti. Ama arkalarındaki sorumlular hiç zarar görmedi. Artık zamanıdır... Sayın Şafakçı, Sayın Konuk, Sayın Terzi, Sayın Taşpınar, Sayın Baykan, Sayın Kılıç, istifa da bir hizmettir.





Not: İstifa listeme neden TBF Başkanı Emin Müftüoğlu'nu almadığım sorulabilir. Son yıllarda, yanlış hatırlamıyorsam, Mustafa Sayar hariç hiçbir bisikletçide doping yakalanmadı. Bu nedenle onu listeye katmadım. 

102 yorum:

  1. Diktatörlük yada ambalajlanmış modern sürümleri ile yönetilen ülkelerin, uluslararası platformda en büyük rüştünü ispat unsurudur spor.Geçmişte demirperde ülkelerinden sıkça tanık olduğumuz trajik bir durum bu ! Tüm spor dallarında başarı isterisi ile gelinen nokta ortada.Futbol,Atletizm,Güreş,Bisiklet dallarında karanlık yıllar bizi bekliyor ! Kim bilir daha bilmediğimiz neler var !?

    YanıtlaSil
  2. Sayar olayında açıkçası ben Sayar'ın olaydan haberdar olduğunu düşünmüyorum, podyumda kupasını alışını canlı izlemiştim. Şahsi fikrimdir, bence hiçbir insan böyle bir yasaklı madde kullandığının bilincinde olup, yakalanma ihtimali de yüksekken o podyuma annesini çıkarıp da kutlama yapmaz. Annesinin gözlerindeki ve yüzündeki gururu ve mutluluğu sizlerde büyük ihtimalle canlı olarak orada izlemişsinizdir, benim aklıma açıkçası yatmıyor. Bu nedenle Sayar elbette ceza alacak ama bu işten Torku'da ağır bir ceza almalı hatta "ne iş kardeşim, 2 sene üst üste dopingli şampiyon? .aşşak mı geçiyosunuz bizimle!" denerek derinlemesine bir soruşturma yapılmalı.
    Aydın Bey'e katılıyorum, bu olaylar arka arkaya patlak verdiğinde, facebook'a "acaba bir devlet politikası mı?" tarzında bir yazı yazmıştım. Daha sonra bu işin patlamasında, prosedürlerin sıkılaştırılması, denetimlerin daha dikkatli yapılması ve daha sık yapılması gibi sebeplerin de bu sayıyı arttırmış olabileceğini okudum. Ancak benim aklıma yatmıyor. Tamam bunlar sayıyı arttırmış olabilir ancak bana "devlet politikası" fikrini ciddi ciddi düşündüren yetkililerin hal ve hareketleri. Her madalyada Başbakan arayıp telefonla tebrikler ediyor, Kılıç sırıta sırıta madalya dağıtıyor, White Sea oyunlarında rekorlar kırdık diye havalar atılıyor. Kamuoyunda sporda çok başarılı olduğumuz algısı yaratılıyor ancak bu algı için kullanılan argümanların çoğu doping ile çürüyüp gidiyor. Tıpkı "Türkiye'nin artık dış borcu kalmadı, borç alan değil artık borç veren bir ülkeyiz." algısı gibi. Çünkü bu başarılar devletin en üst kademeleri tarafından sömürülürken, kullanılan atletlerin belki de spor hayatlarının bitebileceğini kimse yazmıyor, çizmiyor. Konulara ilginiz yoksa Sayar sizin için hala ToT şampiyonu, Aslı hala Olimpiyat şampiyonu gibi.
    Eğer 15'inden 35'ine her yaşta ve bisikletinden atletizme her dalda doping kullanımından bahsediyorsak bu durumda "münferit" durumunu çoktan aşmışız demektir, bu durumda da hesap antrenörlere değil bakana sorulur...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hocam maalesef epo bilinmeden alınabilecek bir hap yada bozuk tavuk dönerden geçecek bir şey değil. Bir kere almanız da yetmiyor, şırıngalarla damarınıza zerk ediyorsunuz

      Sil
    2. Yine de bilerek aldığına inanmak istemiyorum ben desem çok mu saflık yapmış olurum? :)

      Sil
    3. Maalesef "bilmiyordum" gibi bir savunma mümkün değil. Her sporcu vücuduna giren her maddeden sorumludur. Tüm sporcular bunu bilir, bilmek zorundadır.

      Devletin dopingi teşvik ettiğine inanmak yada inanmamak kişiye kalmış. Ben bunun mümkün olduğunu düşünüyorum.

      Sil
    4. Aynen katılıyorum. Uzatmaya gerek yok!!

      Herkesin rengi belli. Spor severler vs beslemeler..

      Sil
  3. sporu, yaşamın diğer alanlarından ayırmak ne mümkün, ayna ne gösteriyorsa siz o sunuz, faklı alanlarda her türlü şark kurnazlığını, rantı, siyaseti nasıl yapıyorsak sporu da bundan ayıramayız, sonuçta çöküş birgün mutlaka olacaktı, şimdi o dönem başlıyor sanki, ama enseyi karatmamak lazım, bu sayfada artık yazacak temiz bir yer kalmadı ve şimdi temiz bir sayfa mutlaka gelecek. sarper günsal o gün bazılarımız hissedip de dile getiremediği şeyleri yazınca (yazının başlığını hatırlayın ; TUR2013 ve Mustafa Sayar: Üstüme Gelmeyin Yazdım İşte!! ) ortamın ateşi yükselmişti, o günkü makalenin ne kadar yerinde bir yazı olduğunu bugün görmüş olduk. şimdi akıllar yeni sorular a cevap aramaya başladı, 1-ToT kendini nasıl konumlandıracak, onaracak , 2014 ne olacak, parayı nasıl bulacaklar 2- Torku artık sadece şekerleme ilanları versin, böylesi kötü PR'ı olan firma bu işe girmesin 3-TbF'dan açıklama gelir mi? bisiklette biyolojik pasaporta neden geçilmiyor
    nejdet avci

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. 1.ToT için teoride bir sorun yok aslında. Lance Armstrong'dan sonra TdF devam etti.

      Pratikte ise ToT'un parası tamamen devletten geldiği için kaderi her zaman iktidarın iki dudağı arasında... "Devlet" bu doping olayına diğerleri gibi sessiz mi kalacak, yoksa öfkelenecek mi bilmiyoruz.

      3. TBF'den gelen açıklama var mı bilmiyorum. Sayfası açılmıyor (16 Temmuz, 17:33)

      4. Bisiklette biyolojik pasaport World Tour ve ProCont seviyesinde zorunlu. Kıta takımlarında zorunlu değil.

      Sil
  4. Sarper Bey bu seferde sert yazı yazmamak için B numunesine sarılmış :) Şaka tabi ki :)

    Doping konusunda ve diğer alanlarda olduğu bir kişi suçu ispat edilene kadar masum olduğuna inanırım. Eğer suç ispat edilirse de ben iki sene üst üste dopingci şampiyon çıkardığı için Torku takımının bir güzel lisansını cart diye yırtarım Mustafa'yı da bisiklete bir daha bindirmem..

    Bütün spor dallarında sporcularımızın dopingli çıkması konusuna gelince. Siz yeter ki başarın biz arkanızda durucaz ortaya çıkarsa da en az cezayla, erteleme ile falan hallederiz mantığı olduğu çok açık. Türkiye Turu'nda ödül verme konusunda alakalı alakasız podyuma zıplayan ne kadar kodaman varsa şimdi onurlu şekilde istifa etmelerini bekliyorum. Hele Suat Kılıç (spor bakanıymış!!) ülkeyi terk etsen yeridir.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. ONUR ÖZGÜR

      Sen Torku takımının lisansını cart diye yırt Bulursun sen bisiklet sporuna desteği kendin bin bisiklete bundan sonra sen iyi geliştirisin Türk bisikletini sana bu aklı kim veriyorsa sor bir torkunun bisikletle uğraşan sporcularına bu işe en çok kim üzülmüş k,im yıkılmış diye Ancak sallayın işkembeden

      Sil
    2. Ben Torku veya başka takımların ne yaptığıyla ilgilenmiyorum. Sadece temiz bir spor pırıl pırıl gençler istiyorum.

      Gabrowski olayı oldu rezil olduk hadi dedik neyse daha senesi dolmadı Mustafa olayı.

      Torku'da bisikletle uğraşan arkadaşlar üzülmesin bence bu işler ortaya çıktıkça asıl onlar bundan daha fazla yarar sağlayacaklar.

      Sil
    3. onur bisiklet sporundan nekadar anladığın belli belliki bu spor buralara neşekilde geldiğini bile bilmiyosun ancak cart curt onu biliyosun sana sadece şunu soruyum türkiyede kaçtane torku var onu söyle belki ordan yola çıkıp da ya ben ne yapıyom dersin

      Sil
  5. Sayın Sarper Duysal

    1-Sonuçlarını bile bile neden bir şirket sonradan aleyhine dönecek bir konuyu desteklesin
    2- Cezayirde neden başarılı olmak için yasaklı madde kullanmasında şirketin ne gibi bir kazancı olur
    3- Burada mevzubahis tot ise bunun sonuçları belirli olmuşmudur şayet tot sonucu pozitif çıkmamıssa sizin yazdığınız bu yarış için yapıldığı geçen yazınızda iddişa edilen doping kullanımının reklam neresinde bunun

    Yazınızda iddia ettiğiniz konular hayal ürününden öteye geçmemektedir. Sizin bu yorumlarınızdan Türk bisikleti pekala fayda görecektir. Sen anlaşılan federasyonun adamısın belli oldu. Ayrıca Ömer Yavru danda iyi televizyoncu diye bahsetmişsin Kendi ülkesinin sporcusunun ....oposunu b numunesi kesinleşmeden mal bulmuş mağribi gibi açan bir televizyoncuyuda övmüşsünüz Sizi bu yazılarınızdan dolayı kutluyorum!!!! Elinize gazoz kapağından bir madalya geçer Siz birazda türk bisikleti neden gelişemiyor bana göre onuda sahada bir dolaşında federasyon başkanını ondan sonra yazarsınız

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kimseyi savunmak için yazmıyorum Sarper Bey isterse kendi cevabını yazsın ve yazmasın beni ilgilendirmez..

      AMA bu yazıdan Sarper Bey'in federasyon adamı olduğu yorumunu çıkarmak çok ilginç gerçekten.

      Sizde Torku'nun adamısınız sanırım..

      Sil
    2. 1. si şu ana kadar A numunesi + çıkıp ta B numunesi temiz adam çıkmadı sanırım. 2. epo ile yapılan doping uzun süreli güç takviyesi şeklinde oluyor yani epo lu yuksek performanslı antremanlar ile vucudun normal sınırları ustune cıkarılıyor. Daha sonra epo kesiliyor yarışa belli zaman kala ve hem doping yapmış oluyorsun hem de yarışta temiz olabiliyorsun. Zaten bu nedenle Biyolojik pasaport denilen şey kullanılıyor uluslararası doping le mücadelede. ayrıca bir bisikletçi doping cezası aldığında ceza dopingli bulunduğu yarışın tarihinden itibaren başlatılır. Yani Sayar ceza lınca mart 2013 den itibaren başlayacak şekilde ceza alacak ve buda TOT dahil olmak üzere mart 2013 den itibaren aldığı tüm dereceler iptal edilecek.

      Not: Sarper beyin federasyonun adamı olduğunu söylemek abesle iştigaldir. Kendisini 3-4 yıldır dinlerim okurum bence federasyon adamı felan değildir. Sarper bey uzunca bir sureden beri dopinge karşı yazıp duruyor eğer yazdıklarını soyledıklerını geriye dönük arayıp bulursanız anlarsınız.

      Sil
    3. Ben Torkunun adamı madamı falan değilim.Torkudan herhalde bir acın var. Torkuyuda bu bisiklet camiasından çekinde ondan sonra ....kına ...sınız bundan sonra yarışlara sen girersin.kendin çal kendin oyna

      Sil
    4. Okuduğunuzu anlamakta sıkıntı çektiğinizi düşünüyorum. Bay Adsız. Özellikle 2. sorunuz buna beni iyice ikna etti. Ne cevap vereceğimi bilemedim. Adınızı yazmamak da karakteriniz hakkında ipucu veriyor.

      1. Bu sorunun muhatabı Torku'dur. Bana neden soruyorsunuz? Ben Torku'nun neden eski dopéleri takıma aldığını sordum. Bunu gerçekten bilmek istiyorum. Bir de, son iki şampiyonunun dopingli çıkmasının sorumluluğunu takım yetkililierine yüklemek gerektiğini söylemeye çalıştım. Sorumlu M.Şafakçı mı, yoksa Sayın Konuk mu? Bence ikisi de... Zaten onları beraberce istifaya davet ettim.

      2. Tamamen yanlış bir soru. Cezayir Turu'nda alınan EPO'nun asıl amacının Sayar'ın performansını ToT'ta maksimize etmek üzere yapılan planın bir parçası olduğunu söylemeye çalıştım. Yazımı yavaş yavaş tekrar okumanızı öneririm

      3. Cezayir B numunesi de pozitif çıkarsa ToT şampiyonluğu Mustafa Sayar'dan geri alınacak. Onun dışında 3. yorumunuzda ne demek istediğinizi anlamadım..

      4. Türkiye'deki yerel yarışları gidip seyretmem konusunda haklısınız. Bu benim eksikliğim ama hafta sonlarımı ailem ve bisikletimle geçirebiliyorum. Zaten Türk yol bisikleti konularında da yazmıyorum.

      Federasyonun adamı olduğum saptamanız ise işkembeden salladığınız, temelsiz bir sav. Bir kanıt/örnek verirseniz iyi olur..

      Sil
    5. Sayin Adsiz,

      1- US Postal senelerce neden desteklediyse ondan desteklemis olabilirler. Sonuc olarak reklamin iyisi kotusu olmuyor. (Senelerce Armstrong'a milyonlarca dolar yatirmis bir sirketten bahsediyoruz, hatta kamu sirketinden.)

      2- Sirketin kazanci cok basit, yaris/reklam gelirleri varsa hisse gelirleri.

      3- Eurosports gibi dunyada yayin yapan bir kanalda canli verilen bir organizasyon ise mevzu bahis, reklam bunun heryerindedir.

      Ayrica lutfen Us Postal da Armstrong olayini bilmiyordur diye bir geri donus yapmayin, her organizasyon kendi capinda sponsor oldugu takimlara kendilerince buyuk miktarlarda para yatirmaktadirlar, ayrica bu tarz skandallar sonrasinda verdikleri parayi geri isteme haklarina da yasal olarak basvurabilirler. (Orn. US Postal saglamis oldugu destekten dolayi parasini geri istemek icin dava acmis olup, karsi taraf avukatlari ise Armstrong doneminde, bu sayede US Postal'in buyuk reklam yaptigi ve gelir elde ettigi seklinde savunma yapmislardir. Arti olarak US Postal'in veyahut Torku'nun da yapilanlardan tamamen habersiz oldugunu dusunmek Alice ve Harikalar Diyarina inanmak kadar surrealistcilik olur.)

      Saygilarimla,

      Batuhan Sular

      Sil
  6. 70 milyonluk ülkede 350 bin lisanslı sporcu yetiştirebildik, onların büyük kısmı da doping yapıyor. tam bir spor ülkesiyiz.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Dünya bu işi yapıyor değerli kardeşim bizimkiler acemi sen de Türkiye insanı fobisi var herhalde karalamaktan başka bişey bilmiyon. Keseri vurun bakalım kendi halkınıza elimize ne geçecek.

      Sil
    2. Diyelim ki dünya bu işi yapıyor. O zaman dünya şerefsizse ben şerefli olurum diyeceksin. Dünya ile şerefsizlikte yarışmayacaksın. Böyle olmayı sen kendine yakıştırıyor olabilirsin, o senin problemindir ama Türkiye Cumhuriyeti insanlarına, Türkiye halklarına yakıştırmaya kalkmayacaksın. Bunları göz önüne alınca kimin kendi halkına ve sporcusuna keseri vurduğu ortada sanırım.

      Türkiye'de dopingin bir devlet politikası oldugu ortada. 5 yaşındaki çocuk bile bunu anlıyor. Her alanda oldugu gibi sporda da olan yozlaşma artık sona erecek.

      Spor bakanı Suat Kılıç, hemen istifa etmeli!

      Sil
  7. Bu takımın web sayfasında halen 2012 yılının hileli kazananı Gabrowski nin Torku tişörtleri giydirilmiş Çocuklar ve Cumhurbaşkanı ile Çekilmiş büyük bir banner fotoğrafı var. (www.konyasekerspor.com) Ayrıca Facebook Sayfalarında Gabrewskinin Omuzlara alınmış fotoğrafları da silinmedi. Bu yüzden çok fazla tartışmaya gerek yok. Belli ki kazanmak için her yol mübah.

    YanıtlaSil
  8. Eren Bağrıaçık16 Temmuz 2013 16:40

    Sarper Bey sizi yıllardır takip ediyorum. Bilgilerinize ve görüşlerinize bir çok yerde katılmışımdır AMA size bir kaç sorum olacak. Bu soruların devamıda gelecek!

    1) Türk sporuna, Türk bisikletine yorumdan başka ne katkınız oldu?

    2) Türk sporcularının dahi tam olarak ismini bilmezken karalamaktan başka nekadar yapıcı bir katkınız oldu?

    3) TBF Başkanı Emin Müftüoğlu'nu bu listeye katmıyorum demişiniz? Bunun sebebi sadece doping mi yada ToT'a davet alışınız ve ağırlanmanız mı?



    (Belki bu soruları kaaleye almayıp silersiniz!)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. 1. ToT 2008 ve 2009'da toplam 4 etapta (İstanbul x 2, Antalya, Alanya) halka yarış anlattım. Bunun dışında Türk sporuna seyirci olarak ödediğim paralarla, taraftarı olduğum takımın lisanslı ürünlerini satın alarak katkıda bulundum. Doğrudan spora değil ama insanların bisiklete daha çok binmesine çok küçük de olsa katkım olduğunu sanıyorum, daha doğrusu böyle düşünmek hoşuma gidiyor.

      2. Türk bisikletçilerini hemen hemen hiç tanımam. EUrosport'ta Ahmet Örken'i övdüğümü hatırlıyorum. Mustafa Sayar'la ilgili de bu blogda 2 yazı yazdım. Onu ne kadar karaladığım okuyanın kararıdır.

      3. ToT 2008'de Antalya ve Alanya'da 2 gece eşimle tur otelinde kaldım. İstanbul-Antalya uçak biletlerimiz de ToT organizasyonu tarafından ödendi. Bunun karşılığında, 3 etapta ayrıca ücret almadan sunuculuk yaptım. Ayrıca 2009 yılında bir MTB yarışı seyredip haber yapmak için Alanya'ya gittiğimde Emin Bey beni ve eşimi bir akşam yemeğinde ağırlamıştır. Bunun dışında Emin Bey ve TBF'yla herhangi bir akçeli işim olmamıştır.
      ToT 2013'e Halkla İlişkiler firması aracılığıyla bir davet aldım, ama katılmadım. Bunu da daha önce yazmıştım...

      Diğer soruları da alayım ama önce sorgu hakiminin kimliğini öğrensem iyi olur.

      Sil
  9. Dostum Sarper Günsal'ın eleştirileri cevaplamak için bana ihtiyacı yok elbette. Ama onun bisiklet sporuna katkıları sorgulanınca devreye girme ihtiyacı hissettim.

    1. Yayınlardaki renkli ve bilgili yorumlarıyla bisiklet sporununun sevilmesine katkıda bulunanlardan biridir.

    2. Gidip seyrettiği turlardan detaylı notlar yazarak seyirci olmanın neye benzediği konusunda bilginin artmasını sağlamaktadır.

    3. Bizzat kendisi amatör olarak bisiklete binmektedir. Veloslow diye bir grup kurmuştur. O grup ile amatör ruhla birlikte bisiklete binme deneyimini paylaşmaktadırlar.

    Elbette küçük, emek yoğun çabalar bunlar. Ama büyük çaba gösterir gibi yapıp Türkiye turunu evsahibi ülkeden birilerinin doping yaparak kazandığı şaka turlardan biri haline çevirmekten iyidir en azından.

    YanıtlaSil
  10. Eren Bağrıaçık16 Temmuz 2013 17:52

    Tamam, güzel aktiviteler (maddi olarak tabii) ama bu tam olarak bir bisiklet sporuna hizmet değildir! Katkı hiç değildir!

    Ayrıca hala sorularıma cevap alamadım!

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Eren bey, sıradan bir vatandaş olarak bisiklet sporunu (yol bisikleti) özellikle Caner Eler ve Sarper Günsal sayesinde tanımış ve sevmiş biri olarak ben de yazma gereği hissettim. Yakın bir zamana kadar bisiklet sporu ile çok bir alakası olmayan benim gibi biri bahsetiğim kişiler sayesinde her bisiklet yarışını takip eder hale geldi, twitterda takip ettiklerimin 4te3ü bisiklet ile alakalı kişi ve firmalar.
      Bunun dışında 36 yaşındayım, belki yirmi yıldan uzun süredir bisiklete binmişliğim yoktu, yine Sarper beyin öncülüğünü yaptığı Veloslow grubu sayesinde 1.5 ay kadar önce kendime bir bisiklet aldım. Evet bu yaştan sonra Türk sporuna bir katkım olmayabilir ancak dışarıda bisikletle dolaşan fazladan bir vatandaşım, bu da Sarper beyin bence Türk bisikletine çok güzel bir katkıı ayrıca bu konuda istisna bir örnek değilim, benim gibi daha birçok insan var. Sizi bilmem ama kendi adıma ben Sarper beye bu konuda teşekkür borçluyum. Şunu da ekleyeyim bu bahsettiğim konuların hiçbiri nedeniyle Sarper bey herhangi bir maddi menfaat sağlamamıştır, en azından ben kendisine herhangi bir ödemede bulunmuş değilim :)Neyse, bisikletime atlayıp Yaşar ustaya dondurma almaya gidiyorum ben geç olmadan, kalın sağlıcakla...

      Sil
    2. sayım bayım;
      memlekette bisiklet sporuna katkının ve hizmetin nasıl olacağına siz mi karar veriyorsunuz? önce sizin ne gibi hizmet ve katkılarınız olmuş onu bir öğrensek iyi olacak, ya da küçük bir öneri ; sahilde gidip biraz bisiklete binin iyi gelir, hatta bisiklet sporuna hizmetten sayılır. nejdet avci

      Sil
  11. Allah Allah?!! Ben de hepsini yanıtladğımı dusunuyorum. Hangi soruya cevap alamadınız???

    YanıtlaSil
  12. Doping konusunda hasbıhal edilirken araya girip "sizin ne katkınız var ki!" demek kaçak dövüşmek, konuyu çarpıtmaya çalışmaktır. velev ki hiç katkımız yok, dopingi eleştiremeyecek miyiz yani? konu doping, hatırlatmış olayım.

    YanıtlaSil
  13. En buyuk hayalim 100. yilinda lyondan baslayip ,alpdhuez ve ardindan pariste turu tamamlamakti. Kismet olmadi gidemedim. Ama sizin ilk 3 gunku izlenimlerinizi okudum ve inanilmaz zevk aldim. Keske yazilariniz da hep bunlardan bahsedebilseydiniz, ama maalesef dopingte bu sporun bir gercegi ve yazinizda ki bir cumlede Turkiye gercegi. ' İyi olan herşeyde ortaya çıkıp şov yapan değerli yöneticiler bu pislikleri de üstlenmelidir.' Iyiki varsiniz ve iyiki guzel yorumlariniz ve kahkalarinizi eurosporttan dinleyebiliyoruz. Mutlaka cok katki yapan vardir bisiklet sporuna ama, benim bisiklet sporunu sevmemde Caner Eler, Inan Ozdemir, Berkem Ceylan, Ata Atay ve sizin inanilmaz katkiniz oldu. Guzel yazilarinizin devamini diliyorum.

    YanıtlaSil
  14. merhaba,
    21 yaşındayım, geçen seneye kadar bisiklet sporunu hiçbir şekilde takip etmiyordum, (az biraz bisiklet sürüyordum ama) takip edemiyordum da denebilir. aslında biraz utanarak yazıyorum bunları.

    bahanelerim var tabi, odamda digiturk yoktu, eurosport yoktu, spor kanallarında rastlayamıyordum bisikletle ilgili hiçbir habere vesaire. sonra bir gazetede staj yaptım. orada bisiklet haberlerini gazeteye "kutu haber" olarak girmek zorunda kaldığımızı gördüm. ama gazetede saatlerce izlerken ben ciddi ciddi zevk alıyordum... ardından odama şans eseri digiturk bağlattık, eurosport'u kendim açtırdım. ve yine şans eseri tour de france 2012'ye denk geldim. merak içinde isimleri öğrenmeye çalıştım, mayoları öğrenmeye çalıştım, olay nedir onu öğrenmeye çalıştım, gittim mesela ekşi sözlük'te isimleri yazıp okudum, youtube'a girip videoları, önceki senelerin videolarını izledim falan. caner eler başta olmak üzere berkem ceylan, inan özdemir, ata atay ve sarper abi ciddi anlamda benim çabuk ilerlememe yardımcı oldu. zaten hepsini twitter'dan takibe aldım hemen. (şu günlerde izlerken mesela duyup gülümsüyorum geçen seneki durumumu hatırlayıp) yeni izlemeye başlayanlar için bıkıp usanmadan bazen her gün aynı bilgiler vermeleri sayesinde bu sene giro ve tdf'ı daha bilgim dahilinde izlediğime inanıyorum. arkadaşlarıma da mümkün olduğunca anlatabiliyorum olayları. daha yolun başındayım tabii.

    sadede gelemedim, geleyim... sarper abi'yi hiçbir şekilde tanımıyordum geçen seneye kadar, sadece yorumlarını dinliyordum yarışı izlerken ve ciddi anlamda yarışı keyifli bir hale getiriyordu. bugünlerde bile sarper abi varsa yorumda, yarışın keyfi biraz daha artıyor benim için. birçok kişi için de öyledir, eminim. geçen seneden bu seneye, eurosport'ta yarışları izleyerek zaten içimde olan bisikletseverliği ortaya çıkaran isimlerden biridir sarper günsal. sokağa daha çok bisikletle çıkmamı sağlayanlardandır mesela. ivelonotte'ye katılmamı, artık yol bisikleti almak için para biriktirmeye başlamamı sağlayanlardan biridir.

    yukarda türk sporuna ne gibi katkısı olmuş diye bir soru gördüm, yazma gereği duydum. bu sene gidemedim ama önümüzdeki senelerde belki ToT'in bir bölümünde gönüllü olarak çalışabilirim, böyle bir katkısı olmuş olabilir. gördüm ki, bisiklet sporuyla ilgilenen çok güzel insanlar varmış. sarper abi gibi muhabbeti güzel insanlar varmış. :)

    özetle, katkısı olmuştur sarper abi'nin. en azından ben çevremde böyle gördüm...

    Orhun Atmış.

    YanıtlaSil
  15. Arkadaşlar akıl tutulması mı yaşıyorsunuz? Beyniniz mi dondu? Bisiklet sporunun b'sini bilmiyorsun,epo nedir, nasıl yapılır bilmiyorsun gelip burada ahkam kesiyorsun.Sen sevgili Sarper abi ile aynı seviyeye gelde ondan sonra ahkam kes bakalım sıkıyorsa.

    YanıtlaSil
  16. Sayın Sarper Günsal, Torku'nun 2 senedir yaşadığı olumsuzluklar yüzünden oldukça üzgünüm. Sizi ise objektif bulduğumu sanıyordum yanılmışım. Ben Torku'yu elimden geldiğince takımın resmi facebook sayfasından takip etmeye çalışıyorum ve elimden geldiğincede alternatifi olmadığı için destek vermeye çalışıyorum. Sizin ise Torku'yu sadece kötü ve üzücü olaylarda kaleme almanız beni derinden yaraladı. Oysaki bu takım belli şartlarda çok büyük başarılara imza attı ama siz yine köstek oldunuz olmayada devam ediyorsunuz. Sadece ve sadece üzgünüm!

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Lutfen artık yukarıda bir yerde Eren Bağrıaçık'ın yaptıgı gibi "Sarper bey sizi yıllardır takip ederim, goruslerinize hep katılmışımdır AMA..." ya da "sizi objektif bulurdum, yanılmışım.." tarzı akıl oyunlarıyla (akılsızlık oyunlarıyla desem daha iyi) sanki kendinizi tarafsız ve adalet sembolü gibi gösterip karşınızdaki insanı kötü niyetli gösterme çabalarını bırakın! Kimse yemiyor artık bunları, ben yine de yazayım dedim. Halk gerçekleri ve dogruları görüyor ve halk gercekleri, dogruları soyleyenleri yanlız bırakmayacak! Yani mesajım size, Sarper Günsal'ı ya da Caner Eler'i yıpratamazsınız. Biz onlarlayız, dogruyu ve iyiyi yaymaya devam edecekler. İsterseniz bu ucuz numaralara devam edin, onları ancak daha da yüceltirsiniz.

      Dopinge neden olan devlet politikalarına son! Spor bakanı Suat Kılıç istifa!

      Sil
    2. Torku'ya köstek olan ben değilim hanımefendi/beyefendi. Torku'yla bir ilgim yok. Torku'ya en büyük kötülüğü eski dopingcileri takıma alanlar yapmıştır. Hem geçen sene, hem de bu sene, daha ToT bitmeden Gabrovski ve Sayar'da doping çıkacağından yarışı seyreden herkes emindi(hoş Sayar'ın ToT numuneleri daha gelmedi ve muhtemelen temiz çıkar ama neye yarar). O kadar kör parmağım gözüne oldu ki... Ama geçen sene Bulgar'ın testi pozitif çıkana kadar hepimiz sustuk ve suça iştirak etmiş olduk. Bu sene ise vicdanımı dinledim ve şüphelerimi yazdım.

      Şekerspor Türk bisikletinin dinamosudur. 50-60 yıldır sporcu yetiştirmektedir. Daha da çok yetiştirir inşallah. Ama başarı kolay yoldan gelmiyor işte... İki yılda 2 dopingli şampiyon çıkaran bir takımın yönetiminde çok ciddi sorunlar var demektir. Bu nedenle, yönetimin çıkıp özeleştiri yapması, sorumluluğu üstlenmesi ve istifa etmesi gerekir...

      Ama tabii böyle şeyler bizim ülkemizde olmaz. Kabak Mustafa'nın başına patlar... Büyük başlar büyük olmaya devam ederler.

      Sil
  17. Memleketimden insan manzaraları :)

    Hala Torku sporu ve Mustafa'yı savunmayı Türk bisikletini savunmak sanan yurdum insanı..

    Yapılan yorumlara bakıyorum da kimse çıkıpta Mustafa doping yapmamıştır diyemiyor zaten en azından buraya yazanların tavırlarından belli olmuştur ki Mustafa kimsenin umrunda değil. Beslemeler Torku sporu bu rezaletlerden kurtarmanın peşine düşmüş. Sarper Bey yazısında baştan aşağıya Mustafa'ya giydirmiş olsaydı bu gürültü kopmazdı ama takıma yöneticilere çok değil iki laf ettin mi kıyamet kopuyor. Be kardeşim hadi Mustafa'yı geçtik Gabrowski,Metlushenko,Dela Fuente'yi napıcaz.

    Son sözde Mustafa Sayar'a...Bir önceki sene turda 160.olup ertesi sene turu kazanmanı içine eğer sindirdiysen diyecek bir şey yok.
    Türkiye senden bir açıklama bekliyor...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. bir önceki sene 160 şıncı olması birsene sonra birinci olamaz anlamınamı geliyo spordan anlamayan konuşuyo işte şampiyonluklar birgünde bir ayda gelmez anlamadığın burdan belli onur bey biraz derse çalışta öyle yaz hiç bilgin yok bisiklet sporunda belli oldu

      Sil
    2. Bende onu diyorum işte başarılar bir günde bir ayda gelmez diye..Bir sene önce 160. olan ve turu kazanan bisikletçinin 1 saat 40 dakika gerisinde yarış bitiren sporcu ertesi sene turu nasıl kazanıyor bunu merak ediyorum Reis Bey,

      Özellikle de bisiklet gibi bir sporda artık saniye farkları için yapılmadık aerodinamik düzenleme kalmadığını düşünürsek.

      Sil
  18. 1.en önemlisi bırakın şu yabancı hayranlığını kendi insanımıza kendi sporcumuza sahip çıkalım.

    2.yazıya ve yorumlara bakıyorumda düşen insanları bir tekmede biz vuralım mantığı ne kadar kolay.

    3.doping yapanların rezilliği pisliği kadar buradan ahkam kesenlerde acınacak durumdadır.

    4.siz bu takıma(torku) hiç bir zaman sosyal medyada ve manevi olarak destek vermediniz.ne zaman kötü duruma düştü hep ön plana çıktınız.

    5.ülkemizden nice mustafa sayarlar ahmet örkenler ali rıza tanrıverdiler recep ünalanlar çıkar yetişir ama bir torku daha çıkmaz.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Serpil Hanım,

      2. Mustafa Sayar'a attığım tekmeyi lütfen gösteriniz.
      3. Yazının sahibi olarak "acınacak durumumu" açıklar mısınız?
      4. Türk bisikleti hakkında yazı yazmadığımı söyledim zaten.
      5. Şekerspor "Torku"dan önce de vardı, umarım sonra da olmaya devam eder.

      Sil
    2. 1.soruya cevap vermediğine şaşırmadım :-)

      2.birtek mustafa sayarı değil genel olarak kastettim ben.

      3.yukarıdaki sorulardada belirtildiği üzere bu takımların (torku,lassa,salcano) başarılarında neredeydin?

      4.türk bisikleti hakkında yazı yazmıyorum diyorsun bu olayda isviçre bisikleti zaten.

      5.cevabınıza katılıyorum :-)

      Sil
    3. 1. Peki şaşırtayım... Yabancı hayranlığı derken "bari dopingi Lance Armstrong gibi yapsaydınız" dememi kastettiniz sanırım. Türk bisiklet sporunun hacmini düşünürsek daha çok yabancılardan bahsetmemize şaşırmamak gerek. Tüm kaynak ve kitapların gavurlardan çıktığını, Türkçe'de Türk bisikletiyle ilgili kaynak olmadığını hatırlayın.

      Torku'nun web sitesinde CB'nın resmini koymak adına hala dopingci şampiyon Gabrovski'nin resmi var (formatı bile bozuk). Mustafa Sayar ile ilgili bilgi almak için attığım maillere cevap vermeye bile tenezzül etmediler. Ben amatör bir bisikletseverim. Bilgiye nereden ulaşırsamm ondan bahsetmek zorundayım. Bunu, son derece klişe bir yaklaşımla "yabancı hayranlığı" olarak nitelemeniz tek boyutlu ve ezberci bir düşünce yapınız olduğu izlenimi uyandırıyor.

      2. "Genel olarak" hangi düşene nasıl tekme attığımı söyleyin

      4. Ben Türk bisikleti hakkında yazmıyorum. Uluslararası bir Tura katılmış ve 2 yıldır dopingli şampiyon çıkartmış bir takımla ilgili yazdım. O takım da maalesef bir Türk takımı. Daha önceki yazımda da o uluslararası turda şampiyon olmuş Türk sporcuyla ilgili kuşkularımı yazdım. Marmara Turu, KAP yarışları, takımların durumu vs. ile ilgili şimdiye kadar bir-iki yarış sonucu bildirmek dışında hiçbir şey yazmadım.

      5. En azından bir konuda aynı fikirde olduğumuza sevindim.

      Lütfen bana ya "sen" yada "siz" diye hitap edin. "Siz"i tercih ederim.

      Sil
    4. İçi boş cümleler, saldırılar, insanların üzerine belli bir sıfatı yapıştırma cabaları devam ediyor. Halkı bunlarla kandıramazsınız arkadaşlar, hala anlamadınız mı?

      Serpil hanım, yazınızla amaclanan sey bellidir. Sarper bey ya da onun gibi düşünenlere "yabancı hayranı" ve "düşene tekme vuran" sıfatlarını yapıştırmak, asıl konuşulması gereken şeyleri hasır altı etmek.

      1. Hangi cümlelerin yabancı hayranlıgı oldugunu hemen anlatır mısınız? Ben "Aaah Mustafa bir Froome kadar olamadın" ya da "kahrol Mustafa yaşasın Quintana" ya da "bizim Türkler zaten hep çok kötü, ne varsa yabancılarda var" gibi bir cümle göremedim. Yazının sonunda asıl yabancı hayranı (ya da işbirlikçisi demek daha dogru) kim anlatacagım.

      2. Doping yapana doping yaptın demek, ya da buna neden olanları eleştirmek düşene tekme vurmak degil, yanlışları göstermek, tepki koymak demektir. Helal olsun size ne de güzel yaptınız, Türk sporunun adını kirlettiniz denmesini mi istiyorsunuz, anlamadım ?

      3. Bu cümlenizin içinde herhangi bir fikir, düşünce, eleştiri vb. yok. O yüzden cevap verilmesi imkansız. Sadece bir insana küfür eder gibi sen acıncak durumdasın denmiş. Ne demek istediginiz belli degil. Şu şu nedenlerden dolayı yaptıgınız şey ahkam kesmektir, bu nedenlerden dolayı acınacak durumdasınız şeklinde akıl ve mantık içeren cümleler kurmanız daha iyi olur.

      4. Konuyla ilgili hiçbir bilgim yok ama Sarper beyi kötülemeye, çamur atmaya çalıştıgınız belli. Ben bir vatandaş olarak tek bir şeye bakarım hanımefendi, kim dogruları söylüyor ve Türk sporuna yarar saglıyor. Sarper beyin dogruları söylediği ortada.

      5. Yarısı dogru yarısı yanlış. Evet, daha nice sporcular yetiştirecegiz. Ve hayır, daha nice kulüpler de çıkacak. Türkiye'de spor dogru yönetilirse hem sporcu sayısı hem de kulüp sayısı artacak. Zaten burada herkes faturayı ne sporcuya, ne kulübün adına kesiyor. Buradaki suçlular bellidir. Bu duruma neden olan Türkiye'de sporu yöneten kişiler ve Torku Şeker spor yöneticileri. Kimse bu kulüp hemen kapatılsın edilsin demiyor. Olması gereken şey bahsettigim yöneticilerin istifa edip elini spordan çekmeleridir.

      Sil
    5. yukarıdaki yazımın devamıdır..

      Türkeye'de özellikle atletizmin ve benzer olarak bisikletin içinde oldugu duruma deginmek gerekirse, durumun sorumluları devletin en tepesine kadar uzanmaktadır. Cünkü sporun içine siyaset sonuna kadar karışmış durumdadır. Atletizmde bir madalya alıyoruz, bir de bakıyoruz hemen manşetler süslenmiş, ve sporcuların yanında hemen bakanlar, başbakanlar yerini almış. İnsanlara gösteriş yapılıyor, bakın ülkeyi ve sporu ne de güzel yönetiyoruz mesajları veriliyor. ToT'u Mustafa Sayar kazandıgı zaman bir bakıyoruz manşetler yine boy boy, bir yanına spor bakanı geçmiş bir yanına Cumhurbaşkanı, halkın gözü boyanmaya çalışılıyor. Fakat aylar sonra doping haberleri bir bir gelmeye başladıgında medyaya bakıyoruz, bir de ne görelim. Boy boy manşet düzen medya, gazeteler, dakikalarca yayın yapan kanallar doping haberini kısaca verip geciyor, ya da gazetesinde, internet sitesinda ufacık bir kutunun içinde. Hem bu sefer yanında ne bakan var ne başbakan var ne de cumhurbaşkanı var. Bütün bunlardan gereken sonucu çıkaramayacak kadar kör bir insan olacagını zannetmiyorum. Benzer şekilde futbolumuz da cokertilmeye calışılıyor, gerek klüplerin durumu, gerek altyapı çalış(ma)maları, gerek milli takımın oluşturulması.. Öyle bir durumdayız ki Spor bakanıyla aynı fotograf karesine girmek spor hayatınızın bittigi anlamına geliyor :) Peki bu duruma nasıl geliniyor? Kulüplere bu doping emrini kim veriyor? Kulüp yöneticileri olsa gerek, onlara emir nereden geliyor? Bundan cıkar saglayacak olan siyaset olsa gerek, heralde Spor bakanlıgımızdan. Peki spor bakanına emri kim veriyor? Herhalde başbakandır. Peki ona kim bu aklı veriyor? O kısmı herhalde yurt dışına uzanıyordur. Sonuç olarak bu durumdan kim çıkar saglayacak? Şovunu yapmış olan siyasetçiler, ve doping cezaları sonucu Türk sporundan kurtulmuş olan bazı yabancılar. Bu durumda kim yabancı hayranı (ya da dedigim gibi, işbirlikçisi) oluyor düşünün artık. Sporunu ve ülkesini korumaya calışan, bunun için dopingin ve doping yapılmasına nenden olanların üzerine gidenler mi, yoksa sporcusunu siyasi şov ugruna dopinge zorlayan yöneticiler mi?

      Ülkemizde ne yazık ki spor ve sanat ciddi bir şekilde baltalanıyor. Bir ülkenin sporu ve sanatı o ülkenin dünyaya açılan kapılarıdır, dünya ile iletişim kanallarıdır. Bu kapıların kapatılmasına izin verilemez arkadaşlar. Sporun ve sanatın bitirilmesi daha sonra olacak çok daha kötü şeylerin habercisidir. Bu yüzden her duyarlı vatandaşın acil bir şekilde sporuna ve sanatına sahip çıkması gereklidir.

      Ne yazık bu konulara da girmek durumunda kalıyorum, çünkü siyasetimiz çoktan sporun içine el atmış durumda. İsterseniz son kısımları çıkarabilirsiniz.

      Sil
    6. Serpil Hanim Merhabalar,

      1-Yabanci hayrani olmakta bir sakinca goremiyorum, fakat hile yapan birisini savunmak oldukca sakincaliya benziyor.

      2-Dusen insan bir hata yuzunden dusmus olsa inanin bizler veya Sarper Abi (Boyle demem de sakinca yoktur insallah :) ) elini uzatip tekrar kaldirmasini bilir fakat hile yapan, insanlari dolandiran bir zihniyet karsisinda elbette ki ileride diger genclerin de yapmamasi icin dusene tekme atmak normaldir. (Armstrong'u savunuyor musunuz?)

      3-Buna ahkam kesmek demeyelim de ozgur irade ile gorus alisverisi diyelim, okuyup/okumamak sizlere kalmis sonuc olarak.

      4-Kimse kimseye veya kuruma istemedigi halde ayni ulke kimligini tasiyor diye maddi/manevi destek vermek zorunda degil. Herkes kendi icinden ne geliyorsa onu yapmakta serbest.

      Saygilarimla,

      Batuhan Sular

      Sil
    7. Bu yorum yazar tarafından silindi.

      Sil
    8. "Serpil Hanım" olacak elbette...

      Sil
    9. Serpil Hanım,

      ben kıcı kırık bir yarıçcı olarak dediğiniz her takımın yarışcıları ile bir arada yarıştım bir kaçı ile inanılmaz samimiyim ve camianın ne kadar temiz ve pis olduğunu biliyorum bu sizin 1. 3. 5. 4. ve 5. sorularınıza cevap olur sanırım.

      Sporcu doping yapıyorsa cezasını çekmeli bu olay organize ise cezalar hapis bile olmalıdır!
      Bkz Fransa'ya

      (yazım hatası için pardon)
      yasin yaman

      Sil
    10. bu yazının sahibi sen olduğuna göre sadece seni umursuyorum diğerleri ise umrumda değil.

      zor durumda olan insanların bir çok başarısında yada nebiliyim bir çok katkısında yazı kaleme almadın şimdi ise çıkmış pc başından ahkam kesiyorsun yada diğer yorumlardan anladığım kadarıyla -menfaat- için böyle yazma gereği hissediyorsun.

      benim anlatmak istediğim şu diğer yorumlarda başka arkadaşlarda bahsetmiş. türk bisikleti hakkında madem yazmıyorsun önemsemiyorsun ne olduda şimdi en kritik durumda yazı yazma gereği duydun. ben sadece senin bu durumuna düşüşüne acıdım.

      Sil
    11. Serpil Hanım,

      Sizi okuma ve okuduğunu anlama kursu görmeye davet ediyorum...

      Daha da bu Davos'a gelmem...

      Sil
    12. Sarper Bey,
      "Torku ile arasi kotu olan federasyonun (bunu bildigimden degil yorumlardan cikardigimdan soyluyorum), Torku yoneticilerinin ayagini kaydirmak icin, aranizin iyi oldugu federasyon yoneticilerinden menfaat saglayarak (para alarak mesela) bu yaziyi yazdiginizi itiraf edin de kapansin bu mesele. Hatta Serpil Hanim'a da bir miktar verin ki biraksin bu isleri. Torku'dan aldiklari yaninda sizinkinin lafi olmaz ama neyse..." :))))))

      Yukarda yazdiklarimi ciddiye alanlar olabilir diye yayinlamayabilirsiniz, anlayışla karşılarım :)

      Sil
    13. Serpil Hanım,

      Yazdıgınız üç beş tane sacmalık üzerine tonla cevap yazıldı. Acınacak (hani hep öyle diyorsunuz ya) bir kıvırma refleksiyle digerlerini umursamıyorum diyorsunuz. Bir insan ancak bu kadar "arkadaşlar verdiginiz cevaplarda sonuna kadar haklı oldugunuz için size cevap veremiyorum o yüzden ben eni iyisi sizi umursamıyorum diyim, belki işin içinden sıyrılırım" diye bagırabilir. Bu itirafınız için size teşekkür etmemiz gerekiyor herhalde.

      Bunun dışında, son yıllarda Türkiye'deki durum bize şunu gösteriyor. Nerede bu tür pis işleri eleştirenlere hemen "bu adam işte şunun yalakası, bunlar menfaat için yazıyor" yapıştırmalarını yapmaya kalkan varsa, genelde onlar birinin adamı ya da bu işlerden çıkar saglayan kişiler olarak karşımıza çıkıyor. Çünkü çıkarcı, menfaatçi ve halkı kandırmaya çalışan insanların yöntemidir iftira ve çamur atmak, yalan söylemek. Çok kolaydır ve akıl gerektirmez, amaç konuyu tartışmak degil, insanların kafasını karıştırmaktır. Dogru, dürüst ve ülkesindeki degerleri korumak isteyen birinin yapacagı şey ise dogruları yazmak yanlışları yapanları eleştirmektir.

      Özgür Kurt

      Sil
  19. http://www.fanatik.com.tr/sayar-rapor-fransiz-oyunu_3_Detail_198_321543.htm

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bu oldukça garip açıklamayı buraya da alalım (muhabir de yanlış yazmış olabilir):

      quote

      Birinci olduğu Türkiye Turu’nun ardından yapılan testlerinde herhangi bir sorun çıkmadığını söyleyen Sayar, “Sonuca itiraz edeceğiz. B numunesini ikinci kez açtıracağız. Garip bir süreç işliyor. Türkiye Turu’nun ardından yapılan testler uygun çıktı. Aradan 4 ay geçti, WADA’ya bağlı Fransa’daki bir test merkezi, Cezayir Turu’yla ilgili nedensiz yere B numunesi açtı. A numunesinin alınmasının ardından idrar yetersizliği ve bilinmeyen nedenlerle B numunesi istediler. Garip bir şekilde aradan geçen zamanda B numunesinde sonuç pozitif çıktı. Bunu ben de anlamış değilim” dedi. Raporun, Dünya Dopingle Mücadele Ajansı’na (WADA) akredite olan Fransız Chatenay-Malabry Laboratuvarı’ndan verildiğine dikkat çeken Sayar şöyle devam etti: “Temiz çıkan Türkiye Turu’nun analizi WADA tarafından başka bir ülkede yapıldı. Pozitif çıkan numune ise Fransa’daki Chatenay-Malabry Laboratuvarı’nda raporlandı. Ben Türkiye Turu’nda Fransız sporcuları geçmiştim. Bu açıdan Fransa’daki rapora inanmıyorum. Olayın takipçisi olacağız.”

      unquote
      Fanatik web sitesi - 17 Temmuz Çarşamba - Haber:Yetkin Haydar Kılıç

      Sil
    2. Bu mantıkla Fransızlar eğer ki kendi sporcularını geçti diye Türkiye Turu'nda birinci gelen Mustafa'nın peşine düştülerse ( komediye bak :)Fransızlara derim ki: Kardeşim geçen sene İNGİLİZ Wiggins ve bu sene de daha kesin olmamakla birlikte gene İNGİLİZ Froome sizin en büyük organizasyonunuzu kazanıyorlar. Gücünüz bize mi yetiyor?

      Ama çokta şaşırmadım bu ülke Gezi Parkı olaylarını faiz lobisi diye açıkladıktan sonra bir sporcumuzun da bunu doping lobisi diye açıklaması gayet normal..

      Son olarak şunu demek istiyorum başka da bu konuya yorum yapmayacağım.. Burada yazan insanların ve eleştirilerini yapan insanların amacı çok sevdikleri bisiklet sporunun temiz bir spor olmasını istemeleridir. Torku veya Mustafa burada sadece ayrıntıdır. Ama isteğimiz başarılarda ön plana çıkan bundan çıkar sağlayan insanların böyle durumlarda da sorumluluk alıp onurlu bir şekilde davranmalarıdır.

      Herkese iyi günler..

      Sil
  20. Şunu da not düşelim mi Sayar'ın açıklamasının altına? :

    ""Press Release: Mustafa Sayar provisionally suspended

    15.07.2013

    The decision to provisionally suspend this rider was made in response to a report from the WADA accredited laboratory in Châtenay-Malabry indicating an Adverse Analytical Finding of EPO in a urine sample collected from him in a competition test during the Tour of Algeria on 11 March 2013.

    The provisional suspension of Mr Sayar remains in force until a hearing panel convened by the Turkish Cycling Federation determines whether he has committed an anti-doping rule violation under Article 21 of the UCI Anti-Doping Rules.

    Mr Sayar has the right to request and attend the analysis of his B sample.
    Under the World Anti-Doping Code and the UCI Anti-Doping Rules, the UCI is unable to provide any additional information at this time.

    UCI Press Service""

    Resmi açıklama da Sayar'ın B numunesinin incelenmesini talep etme ve analizine iştirak etme hakkının olduğu belirtilmiş.
    Yani Sayar'ın söylediği B numunesinin açılması gibi bir durum söz konusu değil resmi açıklamaya göre...

    YanıtlaSil
  21. İnsanların tepkisi gerçekten çok ilginç. "Başarılarında bir şey yazmadın, peki bunları niye yazıyorsun o zaman" deme hakkını nerden aliyorlar anlamak mümkün değil. İnsanlar size mi soracak bu konuda yazabilir miyim diye? İnsanların gözünü açmak suç mu yani?

    Kendi insanımızı koruyalım derken evet Mustafa'yı koruyalım. Bu başına geleni onun bir hatası olarak kabullenelim. Yazıda da Mustafa'ya yönelik bir suçlama yok zaten. Ama ya Konya Torku yöneticileri...Üst üste 2 defa olunca kusura bakmayin ama bu hata olarak kabul edilemez. Ortada bir yolsuzluk, etik dışı bir şeyler varsa ordaki sorumlu tüm kişiler gitmelidir.

    YanıtlaSil
  22. The scret race kitabında Tyler Hamilton, Amerika'daki bir yarıştan önce diğer bisikletçilerin fiziğini incelediğini anlatır. Kalçalarına (affedersiniz, popolarına), kollarına uzun uzun bakar. Sonra kendisine bakar ve safkan yarış atlarının içindeki bir sütçü beygirinden farkı olmadığını anlar. Ben de iki-üç gündür Mustafa Sayar'ın internette bulabildiğim mayolu resimlerine bakıyorum. Dopingi falan bir tarafa bırakın. Ve biraz da dürüst olun. Mustafa Sayar'ın fizyolojisi elit bir biçikletçiden izler taşıyor mu? Sokaktan çevirip selenin üstüne oturtacağım herhangi bir üniversite genci bile kendisinden daha fazla pro bir bisikletçiyi andıracaktır. O fizik her şeyi aşikar ettiği için "elin yabancısı" Twitter'da bas bas bağırdı zaten. Biz ne yaptık. Hemen milliyetçi reflekslerimizi koyduğumuzun masanın üstünden aldık ve bu işlerin içinde ömür tüken ve neyin ne olduğunu bizden çok daha iyi bilen elit bir bisikletçiyi suçlamaya başladık. Hatta adam bir daha Türkiye sınırları içine girecek olursa kafasına yumurta falan yiyebilir. Fransadan gelen sonuca neden bu kadar şaşırdınız? Önümüzde 170 kg silkme ile madalya kazanan bir karınca var. Tamam fazlaca abartıyorum. Ama Mustafa Sayar'ın vücudu kesinlikle bir bisikletçi vücudu değil. Ama güzeldi Türkiye Turunu kazanan yanakları "al al" bir bisikletçi ve ona emek vermiş bir anneyi izlemek. Ama bak dostum, adamın mayosu bile bağırıyor! "İlk defa bir bisikletçinin üstüne oturmadım."

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Acaba bisikletci vücudu nedir bunu açıklarmısınız?

      Sil
  23. Mehmet Ali Fatsalı18 Temmuz 2013 08:55

    merhabalar arkadaslar.
    yorumlara bakiyorum art niyet goruyorum.
    sarper gunsal'in boyle yazilar yazmasina gelince bizlere sadece sn.emin muftuogluyla,sn.abdurrahman acikalin'la vede sn.aydin ayhan guneyle olan baglantisini yazsin.
    baskada birsey demiyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bildiginiz bir sey varsa yazin beyefendi, ortaligi bulandirmayin.

      Sil
    2. Mehmet Bey yazmayayım diyorum ama dayanamıyorum.. Sarper Bey velev ki federasyonun adamı bu bisiklet severleri ve özellikle beni hiç ilgilendirmiyor. Siz ve sizin gibilerin anlamadığı olay şu. Biz 2 sene üst üste Türk bisikletine bu rezaleti yaşatanlar kim onları öğrenmek ve hesap vermelerini istiyoruz. Burada yapılan onca eleştiriyi tınlamayıp hala bu yazının sahibinin birilerinin adamı olduğunu iddaa ediliyor. Lütfen eleştirilere cevap verin diyecem ama sanırım zaten bütün olay burada düğümleniyor. Cevap verecek hiçbirşey olmadığı herşey gün gibi ortada olduğu için konu saptırmaca oynuyorsunuz. Ama kimse yemiyor bunları artık...

      Sil
    3. Mehmet bey, yukarıdaki yazıları okuduysanız (ki yorumlara bakıyorum diyerek oyle oldugunu iddia etmişsiniz bir de) daha önce birkaç kere boş cümleler kurmayın, Sarper beye camur atmaya calısarak konuyu saptırmayın vb. tarzı uyarılar yapıldı, hala ettiginiz laflara bakın! Bu durumda iki secenek var, ya anlamakta probleminiz var ya da Türk halkının zekasıyla alay ederek onu aşagılıyorsunuz. Yahu biz size artık bu numaraları kimse yemiyor diyoruz, ısrarla aynısından bir tane daha cıkıyor karşımıza.

      Sizin işinizi kolaylaştırmak adına ben baştan yazayım isterseniz;

      konuyla alakası olmayan, ortalıgı bulandırmaya yarayan, içi boş cumleler:

      1.bunlar yabancı hayranı
      2.bunlar Türk insanını hor goruyor
      3.bu Sarper bey zaten üçkagıtçının teki, bilmemkimle ilişkisi var ondan boyle yazıyor
      4.ahkam kesmeyin
      5.acınacak halde bunlar
      6.art niyetlisiniz
      7.önceden nerdeydiniz
      8.Fransız oyunu bunlar
      9.Yahudi oyunu bu (yakında bu da gelir heralde)
      ve benzeri cumleler, bunları artık yazmayın! Çünkü bunları dediginiz anda ben art niyetliyim, insanlara çamur atıp konuyu dagıtmaya, başka yerlere cekmeye, ortadaki doping rezaletini kapatmaya, Türk sporuna vurulan darbeyi gözlerden kaçırmaya geldim diye bas bas bagırmış oluyorsunuz.

      Konuyla ilgili birşeyler demek istiyorsanız, ya da Torku Şeker spor yöneticilerini savunmaksa amacınız, şunları yazın..

      1. Mustafa Sayar neden doping yaptı?
      2. Torku Şeker spor nasıl oluyor da 2 senedir dopingli şampiyonlar cıkarıyor?
      3. Torku Şeker spor yöneticileri neden doping sabıkalı sporcuları takımına doldurup duruyor?
      4. Bnuları kendi iradeleriyle mi yapıyorlar, oyle degilse kim yaptırıyor, bu işin sorumluları kimlerdir?

      Yeteri kadar açık olmuştur herhalde, bunu da anlamama imkanınız oldugunu zannetmiyorum. Hem size hem de daha sonra konu saptırma ve camur atma amaçlı yazacaklara yardımcı olur umarım.

      Özgür Kurt

      Sil
    4. senin zihniyetindekiler yüzünden bisiklette bir yol kat edememiştik şimdide kat edilen yolu senin gibiler yüzünden geriye doğru katedecez burava sana ben bu haraketleri yapanlara diyorumki bisiklet düşmaları anlayan anlar

      Sil
  24. Mehmet Ali Bey,

    Emin Müftüoğlu'yla olan ilişkimi yukarıda yazdım, okuyunuz. Abdurrahman Açıkalın ve Aydın Güney'le de ToT'un ilk 2 senesi yaptığım sunuculuk çerçevesinde tanıştım. İlişkim de o boyutla sınırlı kaldı. İkisiyle de "Merhaba, nasılsınız?"dan başka bir ilişkim yoktur.

    ToT'un basına yapılan basın toplantılarında sunulan kahvaltılara 2 kez katıldım ve tüm basına dağıtılan plaketlerden 2 tane aldım. Biri kayıpi diğeri ofisimde. Bir de, bu sene yarıştan sonra, Aydın Bey ve PR sorumlusu İpek Hanım bir adet ToT Kırmızı Mayo'sunu hediye olarak gönderdiler. Satış bedeli 65-70 TL idi. Kendilerine hala teşekkür bile edemedim. Buradan etmiş olayım.

    YanıtlaSil
  25. ZORUNLU AÇIKLAMA.........

    Bu yazı dolayısıyla gelen bazı yorumlarda beni Torku Şekerspor düşmanı ve federasyon yancısı olarak gösterme yada yazıyı bu açıdan gıdıklama merakı görüyorum. Buradan hareketle, TBF ile Konya Torku arasında bir gerilim ve kamplaşma olduğunu düşünüyorum. Benim de illa taraf olmam gerektiği, yazılarımı da o gözlükle yazdığım varsayılıyor, o şekilde okunuyor.

    Memlekette "bitaraf olan berteraf olur" diyen bir yönetici varken, yazdıklarıma bu şekilde yaklaşılması şaşırtıcı değil. Ama benim federasyon politikalarıyla, Türk bisiklet camiasının taraflarıyla hiçbir bağım ve bağlantım olmadı bugüne kadar. Bunu açıklamak istedim. Ben duyum almayan, taraf tutmayan, kafama ve inandığıma göre yazan bir blogger'ım. Kimse yazmadığı için benim yazım dikkat çekti. Herkes yazsa kimse beni iplemezdi.

    Gelen her mesaja, soğukkanlı kalarak, nezaket sınırları içinde doğru cevaplar vermeye çalıştım. Türkiye'deki dopingi ve bisikleti konuşmamız gerekirken sürekli kendimi savunmak ve açıklamak zorunda kalmak artık canımı sıkmaya başladı.

    Öyle yani...

    Selamlar,

    YanıtlaSil
  26. benim bugün bisikletim varsa bu 2009 yılından beri eurosport ekranlarından caner eler, sarper günsal, aydan çelik, ata atay, berkem ceylan gibi isimlerin renkli ve özgür yorumları sayesinde vardır.
    yaklaşık 15 sene sonra kendime bir bisiklet aldıysam ve yollara bir bisiklet daha kazandırdılarsa bu spora hizmet etmişler demektir.

    YanıtlaSil
  27. Sahtekarlık ülkenin her yerinde!! O yüzden iki sene üstü üste doping bile normal geliyor ne yazık ki..Ama asıl can sıkıcı olan böylesine rezil bir durumun savunuluyor olması.Dünyada en zor şey cahil insana laf anlatmaya çalışmak.Sarper Bey allah size kolaylık versin..

    YanıtlaSil
  28. Son günlerde yaşanan doping skandallarının araştırılması için verilen TBMM önergelerin reddedildiği bir ülkede yaşıyoruz, daha ne söylenebilir ki. Toplumun her tarafını saran kirlenme, bisiklete de sıçramış çok mu ? Ha bu arada Torku'nun taktiği bence çok başarılı. Doping hususunu ürün reklamlarında da kullanabilir. Bisiklet arka planında "Ürünlerimiz, size doping etkisi yapacaktır" mottosu gibi

    YanıtlaSil
  29. yazık ki ne yazık işte güzelim türkiyem türkün türk de mi dostu yok anlayamıyorum nerdeyse adamı asacaksınız sanki adam öldürdü adam bayrak için elinden geleni değil canını ortaya koyan o bayrakların engüzeli olan şanlı türk bayrağını göklere çektirmiş istiklal marşımızı söyletmiş hala gurur duyduğum bir insan mustafa doping diyosunuz ama ya soruyorum ben inanmıyorum kullandığına olaki kullansa bile bu kardeşimiz uluslar arası bir arenaya çıkmış sanki diğer sporcular kullanmıyomu ne sanıyosunuz kardeşim yıllarca bende spor yaptım yarışın son finişini görüyoruz sanki yarış yeni başlamış gibi bunları iyi gözden geçirin mustafamıda günah keçisi yapmayın allahtan korkun sonra ya nasıl bir sihniyetiniz var torku okadar bisiklet sporuna destek vermiş türkiyede kaçtane torku var söylesenize kaçtane torkuyuda küstürün oda çeksin elini ayağını ozaman kına yakın ben yıllarımı verdim bisiklet sporu için bizim torku spor gibi kulüplere inanın ihtiyacımız demiyorum muhtacız muhtaç türkiyede kaçtane puro takım var her kulüp onun altından kalkamaz ya bişey yapmıyosunuz bari yapanlara köstek olmayıneğerki bisiklet sporuna biraz destek olmak istiyosanız sadece çenenizi kapatın yeter nerden nereye geldiğimizi unutmayalım herşeyin bir bedeli var lütfen küstürmeyin şu güzelim kulüpleri torku sana milyonlarca teşekür iyiki varsın son bişeyde söylemek istiyorum takımın başındaki gecesini gündüzüne katmış sporcularla ağlayıp sporcularla gülen başarmak için aylarca ailesinin yanına bile gitmemiş corundan çocuğundan uzak kalan mehmet şafakçıya ve ekibine sonsuz teşekürler mehmet hocam varsın millet bilmesin önemli olan yücelerin yücesi rahman ve rahim olan allahım senin sahibin o biliyo nasıl olsa rabbim neylerse güzel eyler ama türkün türkde dostu yokmuş ki yazıkkkkkkkkkkkkkkkkkkkk

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Reis,

      Şanlı bayrağımız altında Türk'ün Türk'le anlaşmasını sağlayan, Orta Asya'dan mirasımız şanlı Türkçemiz'in noktalama işaretleri ve imla kuralları var.

      Onları kullanmadan yazınca ne dediğin anlaşılmıyor...

      Sil
    2. sen anlıyosun sarper bey benim nedemek istediğimi beni anlamayacak kadar cahil değilsiniz ama amacınız anlamak değil bunuda ben anlıyorum

      Sil
    3. Sayin Reis Bey,

      Her cevabimda en taze olan ornegi vermekten ben sikildim ama buraya yazan kimse anlamamaktan sikilmadi. Torku Turkiye'de bisikletin evet lokomotifi, dogrudur. US Postal ise dunyada lokomotifiydi. Ne oldu? Tarihin en buyuk bisikletcisi, takimi ne hallere geldi? Armstrong yerle bir olmadi mi? Cikip Amerikalilar, bu adam bizden koruyalim mi diyor yoksa skandala adi karisan herkes Armstrong'a ne yatirdiysa geri almaya mi calisiyor?

      Turk'un Turk'ten baska dostu olmadigi icin ve gercekten Turk'e yakisan hareket olan "Seref" ile yaptigimiz spor/is artik her ne ise hileye bulasmadan, Turk ismini boyle bir skandalla kirletmeden yapmak ve yaptirmak icin ugrasan insanlara bu tarz ithamlarda bulundugunuz yaziniz icimi acitti.

      Saygilarimla,

      Batuhan Sular

      Sil
    4. Yazdıklarınızla ilgili herşey daha önce söylendi beyefendi. Bunların hepsi yukarıdaki cevaplardan alıntılar, bakın..

      Türk bisikletine asıl zararı kimin verdigiyle ilgili;
      "Bu durumda kim yabancı hayranı (ya da dedigim gibi, işbirlikçisi) oluyor düşünün artık. Sporunu ve ülkesini korumaya calışan, bunun için dopingin ve doping yapılmasına nenden olanların üzerine gidenler mi, yoksa sporcusunu siyasi şov ugruna dopinge zorlayan yöneticiler mi?"

      En büyük sorumlulugun Mustafa'ya degil, yöneticilere yüklenmesiyle ilgili (hani adamı asacaksınız demişsiniz ya);
      "Zaten burada herkes faturayı ne sporcuya, ne kulübün adına kesiyor. Buradaki suçlular bellidir. Bu duruma neden olan Türkiye'de sporu yöneten kişiler ve Torku Şeker spor yöneticileri. Kimse bu kulüp hemen kapatılsın edilsin demiyor. Olması gereken şey bahsettigim yöneticilerin istifa edip elini spordan çekmeleridir."

      ya da

      "Kendi insanımızı koruyalım derken evet Mustafa'yı koruyalım. Bu başına geleni onun bir hatası olarak kabullenelim. Yazıda da Mustafa'ya yönelik bir suçlama yok zaten. Ama ya Konya Torku yöneticileri...Üst üste 2 defa olunca kusura bakmayin ama bu hata olarak kabul edilemez. Ortada bir yolsuzluk, etik dışı bir şeyler varsa ordaki sorumlu tüm kişiler gitmelidir."
      dahası da var isterseniz..

      zaten herkes doping yapıyor, biz neden yapmayalım şeklindeki hastalıklı yaklaşımla ilgili;
      "Diyelim ki dünya bu işi yapıyor. O zaman dünya şerefsizse ben şerefli olurum diyeceksin. Dünya ile şerefsizlikte yarışmayacaksın. Böyle olmayı sen kendine yakıştırıyor olabilirsin, o senin problemindir ama Türkiye Cumhuriyeti insanlarına, Türkiye halklarına yakıştırmaya kalkmayacaksın. Bunları göz önüne alınca kimin kendi halkına ve sporcusuna keseri vurduğu ortada sanırım."

      Dedigim gibi bunlar zaten daha önceden yazılmış olan şeyler, ben şimdi yazmadım. Umarım yazı yazarken göstermediginiz özeni, hazır bir şekilde önünüze konmuş ve daha önceden yazılmış olan cevapları okurken gösterirsiniz!

      Özgür Kurt

      Sil
    5. sarper bey ben sizlergibi ne beşyıldızlı otellerde ağırlandım nede benbirilerinden nemalandım şunları iyibilmelisinki şap ileşerbeti biri birine karıştırma ben bu ülkenin milli formasınıda giydim sporun nedemek olduğunuda iyi bilirim mevcut federasyonuda destekledim desteklemeyede devam edecem ama sizlergibi birilerine istifa birilerinin suçu yok olmaz böyle bişey suçlu vardiyosan bu sporbisikletse federasyonuda ilgilendirir torkuyuda idareciyide antrenörüde sporcuyuda hepsini ilgilendirir sen ban istifa torku bilmem ne diyemezsin dört yazı yazmayla bişey sanma kendini bu ülkenin senin gibilerinin spekülasyon larına gelmeyeceğini bilmelisin sana kalırsa genel müd istifa bakan istifa torku kapat sporcu bırak sana birgün anlatırım ama burda yazı yazan arkadaşlardan dopingi çok iyi bilenler var bunlar nasıl kullanıldığınıda iyi biliyolar sebebi ise size şöyle söyleyebilirim bir çocuk bir çocuğa senin anneni benim annem ............ görmüş ....... demiş oda demişki ozaman senin annende......... demiş yani kullananlar bilir nasıl olduğunu dopingin ama şunu bilesinki kardeş çok başarılı olupta kullanmayan yok ya çok yazılacak şey varda deşeleme sen zararlı çıkarsın

      Sil
    6. hahaaa... şimdi de şovenizm!! bahane olarak ver inceden ayarı, yahu adam ne diyor siz konuyu taaaa nerelere getirdiniz, bu memleketteki insancıklar anca bu kadar anlıyorlar konuyu işte.

      Sil
  30. Yukarıdaki yazıyı okuyup,ilk yorum yazan benim ! Ve bu kadarının yeterli olduğunu düşünüyordum ! Şu ana dek...!!! Gelen yorumları ısrarla takip ettim, amaçlı yada amaçsız popülizm, dramatik bir hal aldı ! Küçük hesaplardan kurtulup, büyük resmi görmenizi dilerim.Sporumuz , siyasetin pençesinde can çekişiyor.Sadece bisiklet değil, birçok branş kaotik bir durumda.

    YanıtlaSil
  31. dört culsuzun açıklamaları çulsuzlar kendilerini iyi bilirler onlara soruyorum bisiklet sporu için kaç para harcadınız da bu eleştirileri yapıyosunuz bisiklet sporu nerden nereye geldi torku gibi bu ülkede kaç kulüp var çekin lan elinizi koşan bisikletten çekin nerden geldik unutmayın canım destek olan kulüpleride küstürün tamamen kapansın bu spor bisiklet sporu maliyetli bir spor bu kulüplere ihtiyacımız var bunları överek teşvik edeceğimize yererek küstürmeyin yıllarımı verdim bu spora torkunun verdiği bu imkanları rüyamızda görsek inanmazdık bırakın bu spor tabandan tavana geldi başarılı olunuyo artık uluslar arası arenada bizlerde varız dedik yapmayın destek olun destek olmuyosanız köstek bari olmayın milleti küstürmeyin

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Büyük ihtimalle okuduğunuzu anlamayacaksınız ama Torku bisiklete daha uzun yillar destek verebilsin diye dopinge bulaştıran yöneticiler istifa etmeli diyoruz. Bu doping işleri devam ettikçe Torku'nun uluslararası yarışmalarda hala yarışmasına izin vereceklerini mi saniyorsunuz? Yarışmasına izin verilmeyen Torku bisiklete nasıl destek vermeye devam edecek?

      Sil
    2. Bizim Torku gibi takımlara verebileceğimiz tek destek sponsorların ürünlerini bisiklet sporuna destek verdikleri için kullanmaktır. Zaten sponsorluğun amacıda budur, verdikleri destek karşılıksız değildir. TUR sırasında duyurdukları adlarıyla bizim eve bile torku şeker markasının girmesini sağlamıştır.

      Ancak verdikleri destek yaptıklarını size makul gösteriyorsa söyleyecek laf bulamıyorum.

      Torku ve Sayar dünya bisikletine de katkı yaptılar aslında gerard vroomen bloğunda bahsetmiş.
      http://gerard.cc/2013/07/16/the-positive-positive/

      Sil
    3. Reis Bey,

      Torku kuser, yerine X gelir-Y gelir. Gobegimiz ne Torku'ya ne de baska biryere bagli. Maliyetten bahsediyorsunuz fakat herseye destek olan is cevreleri kendi gelirlerinin cok kucuk kismiyla yapabilecekleri katkilarla takim kurabilirler. Konuyu saptirip Torku ismini devamli kullanmayin. Kimse uzaya maymun gondermiyor sonuc olarak.

      Saygilarimla,

      Batuhan Sular

      Sil
    4. okadarını biliyoruz ethem bey yıllardır sporun içindeyi kıyısında değil kardeş içinde içinde nelerden ceza alınır bunları çok iyi biliriz ama başta dobingi tastiv edmiyorum ama olaki olmuş ya benim söylemek istediğim dünyada sadece türkiyemi yapıyo inanın kardeşim bu iş artık çok purofosyonel yapılıyo bende on yedi yıl spor yaptım altı yıl antrönörlük yaptım ama kardeşim görüyoruz ya lütfen görüyoruz torkunun üzerine bukadar oynamayın kardeş lütfen inanın türkiyede bisiklet sporuna yatırım yapan yüksek miktarlarda tek takım eleştirileriniz teşvik edici olsun kapatılacak teşviklerden lütfen uzakdurun bisiklet sporu son yıllarda çok iyi meyiller kattetdi yolunu kapamayalı açalım eleştirileri yapıcı yapalım tabiki bisiklet sporunu biraz olsun seviyosanız

      Sil
    5. batuhan mısın nesin şu anda türkiyede torkunun kalitesinde bitane kulüp göstersene x göster y göster nerde nikinci puro takım ya anlamıyosun yada anlamak istemiyosun bir bisiklet kaç para biliyomusun ancak bol keseden atıyosun x varmışda y varmışta hani hani bitanesini göstersene yangına körükle gitme adamım kol kırılır yen içinde kalır bu çocuk bu kulüp bizim kulübümüz daha yapıcı ol tamammı bilmediğin çok şey var zamanla öğrenirsin biraz sabırlı ol eskiden birde medaş vardı hadi getirsene bursa vardı bolu vardı adana vardı afyon vardı nerde bu kulüpler daha sayamadığım birçok kulüp 120 kişi start alınıyoduş şimdi kaç kişi start alıyo biliyomusun öğren ondan sonra x kulup y kulup ozaman görürsün

      Sil
    6. hey Reis... sana böyle mi hitap edliyor camiada? arada sırada noktalama kullan da ne dediğin anlaşılsın. Şunu dene bence, yazdığını bi kere de sen oku, bakalım aklından geçenler orada yazılı mı?

      Sil
    7. Hem bisiklet sporu ilerledi deyip hem de bursa vardı adana vardı şimdi neredeler diye sormak çelişki doğuruyor.
      Bisiklet sporu ilerlediyse il spor kulüpleri bisikleti neden bıraktı? İl spor kulüpleri bisikleti bıraktıysa türk bisikleti nasıl ilerlemiş olur?

      Doping yaptı ama bayrağımızı göndere çektirdi dediğiniz için de şöyle bir örnek vereyim: Bir hırsız evleri soyup, çaldıklarını satıp kazandığı paranın bir kısmını size veriyor. Onun hırsız olduğunu bilseniz parayı alır mısınız, yoksa onu ihbar mı edersiniz?
      Ha kim olduğumu da açıklayayım, ismim Efe Ballı, mühendislik okuyorum, arada yarışlara katılıyorum, bisiklet kültürünü elimden geldiğince yaymaya çalışıyorum. Bunun için milyarlar harcamıyorum evet ama bisiklete binerken trafik kurallarına dikkat etmek, gerektiğinde yayalara yol vermek, bisikleti bozulanlara/kaza yapanlara yardım etmek de bisiklet kültürünü geliştirmektir.
      Saygılar...

      Sil
  32. Torku etapları grupetto ile zor bitiren pırıl pırıl genç bisikletciler yetiştirseydi Türk bisikleti için çok daha iyi seyler yapmış kabul edilirdi. Dopingi, sahtekarlığı savunmanın neye kime yararı var?

    Masterlar yarışlarında bile neler oluyor herkes biliyor. TBF KAP yarışlarında kaç kez doping testi yapmış?

    YanıtlaSil
  33. Oysaki bu sene TUR2013, katılan bisikletçiler açısından gayet zengindi. Organizasyondan "Presidential" yani "Cumhurbaşkanlığı" ifadesinin çıkarılması, spor-siyaset ilişkisinin bitirilmesi hep yazıldı, çizildi ve konuşuldu. 2 sene arka arkaya yaşanan bu doping sorunu sonrası 2014'de bir şekilde maddi destek bulunsa bile organizasyona sporcu katılımının ne ölçüde olacağı merak konusu. Diğer taraftan, ben konya torku şekerspor'un bu durumdan ders alıp hatalarını kapatmaya çalıştığı takdirde daha başarılı sporcular yetiştireceğine ve ülkemizi daha büyük turlarda temsil edeceğine inanıyorum, en azından inanmak istiyorum.

    Eminim ki kimse bu doping olaylarına ses çıkarmazken burada yazdıkları için bazı kişiler tarafından topa tutulan Sarper Günsal'ın da yazısını yazarken tek düşündüğü budur. Bunun için ben kendi adıma Sarper Bey'e teşekkür ediyorum.

    YanıtlaSil
  34. Sarper Günsal ve onun gibilerin yaptıkları yorumlar bisiklet sporuna hiç bir şey katmaz. Bisiklet sporu sadece lüx bir bisiklet alıp çevrenede aynı mantalitedeki insanları doldurup bir ayrıcalık yapmak değildir. Bisiklet sporuna yıllarını vermiş biri olarak şu yorumlara bakıp sadece gülüyorum. Torku ve Mustafa Sayar'ı savunmak yada savunmamak hiç birimize birşeyler katmaz ama gözlemlediğim kadarıylada bir linç operasyonu yapıldığı görüyorum. Temiz spor temiz bisiklet istediğimiz kadar temiz yürekli insanlarada ihtiyacımız var....

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ne kadar kalıp laflar bunlar yahu!!! Ne linç hareketi yapmışım Mustafa Sayar'a? Torku'ya da linç istemiyorum, 2 yılda 2 dopingli şampiyon çıkarıp takımı ve ülkeyi önce kendimize, sonra da 7 düvele kim rezil ettiyse çıkıp, özür dileyip, istifa etmesini istiyorum. Neresi linç bunun?

      Ben bisiklet sporuna yıllarımı vermedim. Son 10 yıldır ilgileniyorum. Dilim döndüğünce, elim de gittiğince konuşup yazı yaxıyorum. Adım Hıdır elimden gelen budur. İnşallah siz benden daha çok hizmet veriyorsunuzdur. Buna üzülmem, sevinirim.

      Kimseye ayrıcalık yapmıyoruz. Biz yarışçı değiliz. Kim bizimle binmek isterse gelir biner. Aramızdan yarışçı çıkmaz belki ama bisiklete binmeyi seven birçok kişi çıkacaktır. Bu da bana yetiyor.

      "Temiz yürekli insana ihtiyacımız var" diyerek beni karalamanıza bile bu blogda yer veriyoruz. Siz ise adınızı yazacak yüreğe bile sahip değilsiniz.

      Sil
    2. Adsız bey,

      Yüz kere yazdık ama isterseniz bin kere de yazabiliriz. Yemezler, Ye-mez-ler. Anlıyor musunuz bilmiyorum? Yabancı hayranı, menfaatçi vb. gibi sıfatların (çamurların desem daha iyi) yanında sizinki en komigi olmuş. "Bunlar zengin inanmayın bunalara" :) Sıradaki yöntem fakir edebiyatı yani, bunu mu diyorsunuz? Bilginize sunayım, Sarper Günsal'ı tanımam, dandik bir bisikletim var, zengin de degilim..

      Musafayı savunan ya da linç eden yok. Mustafa cezasını ceker, sonra spor hayatına devam eder. Kulüp de üyle ya da böyle var olur. Ama Türk sporunu bu hale sokanlardan hesap sormak spora çok şey katar orda yanlışınız var. Bu işi bilinçi olarak politika haline getirmiş olanlar var, Torku Şeker sporundan atletizmine kadar, onlar bu işlerden elini çekmeli.

      Dedim ya bin kere de yazabiliriz diye. Şunlara cevap verebiliyorsanız verin, yoksa gerisi boş;

      1. Mustafa Sayar neden doping yaptı?
      2. Torku Şeker spor nasıl oluyor da 2 senedir dopingli şampiyonlar cıkarıyor?
      3. Torku Şeker spor yöneticileri neden doping sabıkalı sporcuları takımına doldurup duruyor?
      4. Bnuları kendi iradeleriyle mi yapıyorlar, öyle degilse kim yaptırıyor, bu işin sorumluları kimlerdir?

      Özgür Kurt

      Sil
    3. özgür bey senin bakıyorumda sanki türkiye senin gibi konuşuyosun ekabir ekabir konuşuyosun sana şunu söyleyim koçum başta kimsenin alnında yazmaz bu dopink kullanıyo diye tamammı ikincisi sen torkuyu ağzına alma senin ağzına yalışmıyo gid başka yandaşlarıyın takımını al ağzına ki onlardan nemalanabilirsin tamammı koçum bulmuşunuz şekergibi takım hala armudun sapı üzümün çöpü diyosunuz yazıklar olsun be yazıklar olsun bu ülkede mustafalar kolay yetişmiyor böyle kulüpler kapansın mustafalarda sporu bıraksın sende kına yak ozaman tamammı

      Sil
    4. özgür sende belli oldu kimin sayfasında olduğun bişeyler anlatmana gerek yok kimlerden nemalandığın belli seni tanıyorum bişey söylemek istemiyorum ama lütfen fazla ileriye gidme seni iyi tanıyorum şunu bilmelisin sadece saf olarak temiz düşünmeni isterdimsen kimlerin doping yaptığını iyibilirsin ben söylemiyeyim

      Sil
    5. Bir kaç gündür blog'a bakmıyordum. Bir bakıyım dedim neler olmuş neler..

      reis Bisikletçi,
      Dedim ya bin kere de yazabiliriz. Madem istiyorsun yazacagız yine, ne yapalım. Daha önce çok kere yazıldıgı gibi konu hakkında bir şey yzamıyorsun bilmem farkında mısın? Hala camur atma, ortalıgı karıştırma peşindesin. Bu sefer bir de işi kavgaya dokmeye çalışmışsın ama o da tutmaz, kusura bakma. Yazında ettigin laflara bi bak istersen; "tamammı koçum, torkuyu agzına alma, yandaşlarının takımı, kına yak".
      Bunların Mustafa'nın ve Torku Şeker sporun doping yapmasıyla ve bu işin sorumlularının hesap vermesiyle ne ilgisi var anlamadım? Benim yandaş takımım, nemalanmam kısmına en sonda deginecegim, yaratıcılıgın sınırları iyice zorlanmış bu noktada :)

      Türkiye benimmiş gibi konuşuyorum, evet haklısın bu konuda. Ülkesini ve sporunu seven, onurunu korumak isteyen herkesin üşenmeden yapması gereken şey tam da budur, teşekkür ederim.
      Bu konuyu ünlü bir sözün farklı bir versiyonuyla açıklayabiliriz. Bir memlekette, spor dalında ya da sanat dalında; namuslular, dürüstler, temiz insanlar; hilekarlar, menfaatçiler, dopingçiler kadar cesur olmadıkça, o memlekette, spor dalında ya da sanat dalında kurtuluş yoktur. Olay budur..

      Benim kim oldugumun belli olmasıyla ilgili kısma gelirsek :)...Bir özet geçeyim :Adım Özgür, soyadım Kurt, Sarper Beyi tanımam, federasyondan ya da Torku Şeker spordan birilerini tanımam, sporun birçok dalıyla ilgilenirim, dandik bir bisikletim var arada binerim. Bir de ekleme yapayım, meslegim bir mühendislik dalı (fazla ayrıntı vermeyeyim :) Konuyla ilgili olma durumum ise şudur; ülkesinin onuruna sahip çıkan ve sporunu seven, bisikletin ve daha birçok spor dalının siyasete ve menfaat çemberlerine yem olmasına tepki koyan bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyım.

      Bu baglamda, kimlerden nemalandıgımın belli olması, kimin sayfasında oldugumun belli olması (ne demekse?), reis Bisikletçinin beni çok iyi tanıyor olması konularının yalan oldugunu söylemem gerekiyor. Ben de merak ettim bakalım kim çıkıcam, heyecanla bekliyorum :)

      Belli ki söylediklerim birilerini çok sinirlendirmiş. Böyle bir yola başvurulmasının iki nedeni olabilir. Ya beni de "bakın işte bu da aslında bisiklet camiasının içinde, çıkar ilişkileri içinde olan biri" gibi gösterip, konuyu yazdıgım şeylerden ve konuşulması gereken şeylerden saptırma çabası. Ya da gerçekten beni sahte isim kullanan, kendilerinin karşı cephesinde olan bisiklet camiası içinden biri zannediyorlar. Çünkü bu kafa her insanı illa ki bir tarafa yerleştiriyor, illa ki bu işten çıkarım olması gerekiyor, çünkü kendi bildigi tek gerçek bu. Sporunu seven ve korumaya çalışan bir vatandaş olmama ihtimal vermiyor, ama ne yazık ki gerçek böyle..

      Aslında bir de üçüncü seçenek var; profosyonel bisiklet camiası içinde gerçekten de Özgür Kurt diye bir adaşım var. Öyleyse ona fena kötülük yaptım herhalde, kusura bakmasın :)

      Özgür Kurt

      Sil
  35. Bazı yorumları hayretle okuyorum.İnşallah yabancı bisikletseverler bir şekilde bu yorumları kendi dillerine çevirip okumuyorlardır.Bahsettiğim yorumlar neredeyse "Doping yapmışsa ne olmuş ?" kıvamında yazılmış.Tamam,Torku ülkenin bisikletteki lokomotifidir.Takımın sayfasına girip minicik kardeşlerimizi görünce seviniyoruz.Bu yüzden kimseye yazık olmasın,tabi ki takım kapanmasın.Ancak bu olayı bizden sindirmemizi istemeyin.Bahsettiğim yorumları yazanlar işte o minicik kardeşlerimizin hatta Mustafa'nın geleceği ile oynamasın.Eğer gerçekten doping yapılmışsa herkes kendine düşen eleştiriyi yapsın ve sorumlular istifa etsin.Umarım B numunesi negatif çıkar ve buraya gelip özür yazısı yazarım.

    YanıtlaSil
  36. "Not: İstifa listeme neden TBF Başkanı Emin Müftüoğlu'nu almadığım sorulabilir. Son yıllarda, yanlış hatırlamıyorsam, Mustafa Sayar hariç hiçbir bisikletçide doping yakalanmadı. Bu nedenle onu listeye katmadım."


    Merhabalar Sevgili Sarper Günsal
    Yazınızı dikkatle okumaya çalıştım. Yalnız benim için en dikkat çekici nokta yukarıda belirttiğim sizin notunuz.
    TBF Başkanı Emin Müftüoğlu'nu sadece dopingle yargılıyorsanız yanılıyorsunuz! Kaldı ki TBF Başkanı Emin Müftüoğlu zamanında Mustafa Sayar hariç birçok Türk bisikletçisinde dopinge rastlandı bu konuda atlamışınız. İsterdimki; sizin gibi değerli bir sporseverin TBF Başkanını sadece dopingle değil birçok konuda yargılamanızı Türk Bisikletinin genel bir durumunu, altyapıyı, sporcu sayısını, organizasyondan başka amatör ruha ne kazandırıldığını kaleme almanızı beklerdim.

    Sağlıcakla,

    Murat Duru

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Murat Bey,

      Mustafa Sayar profesyonel bir takımda yarıştığı için, onun EPO pozitif'ini Müftüoğlu'yla ilişkilendirmedim.

      Bu yazının konusu M.Sayar'ın doping olayıydı. O nedenle Türk bisikletindeki aksaklıklar konusuna da girmedim. Zaten bu konuda çok bilgili ve donanımlı olmadığımı hep yazıyorum. EM zamanında dopingli çıkan sporcuları yazarsanız sevinirim.

      Sil
  37. - Doping yapmışsa yapmış ne olacak?
    - Takımın doping yapan sporcudan nasıl haberi olsun?
    - İki sene üst üste dopingli şampiyon çıkmasının Federasyon başkanıyla ne gibi bir ilgisi olabilir?

    Yukarıdaki seçeneklerden en az biri size uygunsa, siz spora uygun değilsiniz demektir. Benim naçizane görüşüm budur.

    YanıtlaSil
  38. AÇIKLAMA...

    "Reis Bisikletçi" nick'iyle yazan arkadaşın 2 yorumunu, kullandığı dil nedeniyle yayınlamamaya karar verdik. Daha sakin bir dil kullanmaya karar verirse bundan sonraki mesajlarını yayınlarız.

    YanıtlaSil
  39. Sayın Hocam,
    Affınıza sıgınarak yukarıdaki yazınızla ilgili yorum yapmicam da, merak ettigim bir konuyu sorucam. Bu Fransa Turu sonrası yapılan Kriteryum yarısları hakkında bilginiz var mı: Galibiyetin bir puan degeri var mı? Sadece Belçika ve Hollanda'da mı yapılıyor? Katılanlar nasıl seciliyor? Bunlar gercekten yarıs mı yoksa gösteri mi?
    Tesekkur ederim.
    Murat

    YanıtlaSil
  40. Yahu yeri mi burası şimdi? Tam millet gazını almış, kılıçlarını çekmişken... :)) Özel maç gibi düşünmek lazım. Organizatörleri UCI'dan bağımsız bireysel girişimcilerdir. Katılanlara para verirler, kendileri de hem seyirciden (her zaman değil), hem sponsorlardan para kazanırlar. Yaklaşık 2 saatlik sakin bir yarış düzenlenir, sonunda %90 sprintle biter. Hiçbir klasmana etki etmez, zaten resmi yarış değillerdir. Kimin kazanacağına sporcu grubu kendi karar verir. Kimin köyünde koşuluyorsa o kazanır. Süper şikelidir ama kaybedeni yoktur. Daha çok Fransa, Belçika ve Hollanda'da koşulurlar.

    YanıtlaSil
  41. reis bisikletçi gerçek bir fenomenmiş.

    YanıtlaSil