1 Ekim 2012 Pazartesi

Ryder Cup 2012 - Avrupa'yı yine Almanlar Kurtardı

(Bu yazı Sarper tarafından yazılmakla beraber, teknik bir sorundan dolayı Savaş tarafından yazılmış gözükmektedir)

Artık eminim. Avrupa her zaman, her yerde Almanya'ya muhtaç. Krizdeki Avrupa ekonomisi, düze çıkmak için aylardır Frau Merkel'in dudaklarından çıkacak sözlere bakarken, Avrupa golfü de dün gece Ryder Cup'ı kazanmak için Herr Martin Kaymer'in ellerine bakıyordu. Alman golfçü, 18. delikteki son vuruşuyla kupayı Avrupa'ya kazandırdı. Darısı ekonominin başına... 



Zafer ona inananındır


39. Ryder Cup'ı mucizevi bir geri dönüşle Avrupa kazandı. Mütedeyyin tepkilerden korkmayan bu zaferin adını "Medine Mucizesi" koyar ama bende o maça yok. Son güne 10-6 geride başlayan Avrupalılar, 12 tekler maçının 8'ini kazanıp birinde berabere kalarak ABD'ye kendi evinde büyük bir yenilgi yaşattılar. Gömleklerine Seve Ballesteros'un silueti işlenmiş olarak mücadele eden eski kıtanın çocukları, geçen yıl beyin tümöründen ölen büyük Ryder Cup oyuncusu İspanyol efsaneden aldıkları güçle, Medinah'da zafer beklentisiyle toplanmış binlerce Amerikalı'yı hüsran ettiler. Gece 02:00'ye kadar laptop'un başında maçları seyrettim. Eğer "golf seyretmek insanı nasıl heyecanlandırır ya?" diyen varsa, dün akşam 4 saat boyunca bir gerilim filmi gibi geçen bu epik mücadeleyi izlemeliler. 4 saat uykuyla PC'min başındayım ve üç günlük turnuvayı kısaca özetleyip, konuyu kapayayım: 

İlk gün (cuma) sabah maçları 2-2 bittikten sonra ABD takımı sazı eline aldı. Cuma ikinci seans ve Cumartesi günü yapılan maçlarda çok iyi oynayan Yankiler, C.tesi skoru 10-4'e getirdiler. Ancak turnuvanın son iki foursomes maçında Sergio Garcia/Luke Donald ikilisi ve Rory McIlroy/Ian Poulter ekibi EUR için hayati 2 puan kazandılar ve Avrupa'nın son güne biraz da olsa umut taşımasını sağladılar. 

Aslında tarih tersten tekerrür etti. "Brookline Savaşı" olarak bilinen 1999 Ryder Cup'ta son güne 10-6 geride başlayan ABD, 8.5 puan kazanarak turnuvayı 14.5-13.5 kazanmıştı. Bu defaysa, güne 6-10 geride başlayan Avrupa güneş batarken 8.5 puan toplamış ve kupayı aynı skorla kazanmıştı. Brookline'da seyircilerin ağır tacizi altında kalan ve o hafta sonunu hiç unutmayan Avrupa Takımı (1999'da hem Love III hem de Olazabal oyuncuydu) bir anlamda o turnuvanın intikamını almış oldu. 


J.M. Olazabal Ryder Kupası'na şefkat gösterirken

EUR kaptanı Jose Maria Olazabal, 1999'da Ben Crenshaw'ın (ABD kaptanı) taktiğine başvurarak, en güvendiği oyuncularını son günün ilk maçlarına koydu. Bu tahmin edilen ama riskli bir hamleydi fakat harika sonuç verdi. İlk dört maçta Luke Donald - Ian Poulter - Rory McIlroy ve Justin Rose 4 puan kazanarak skoru 10-10'a getirdiler. Bu iyi başlangıç, arkadan gelen takımın diğer oyuncularının moral ve umutlarını artırdı. 

Momentumu Avrupa'ya çeviren iki önemli maç P.Mickelson-J.Rose ve J.Furyk-S.Garcia arasında geçti. Mickelson 14. delikte "1up" öne geçmesine rağmen, Justin Rose 17. delikte inanılmaz bir putt sokup maçı tekrar beraberliğe getirdi. Rose 18. delikte bir birdie daha yaparak Mickelson'u yenmeyi başardı. Bu maçtan sonra biten 2 karşılaşmayı ABD kazanarak tekrar öne geçti, Medinah'da Amerika çığlıkları yükselmeye başladı. Diğer maçta Furyk de Garcia karşısında 17. deliğe geldiğinde "1up" öndeydi. Ama Sergio Garcia, aynı Rose gibi son 2 deliği birdie-birdie ile kazanarak EUR'a günün beşinci puanını kazandırdı. Abim telakki ettiğim Jim Furyk'in son putt'ı kaçırdıktan sonra elleri dizlerinde iki büklüm kala kalması ve uzun süre green'i terkedememesi içime dokunmadı değil ama bir Balkan göçmen çocuğu olarak kalbim Avrupa için atıyordu. 


Justin Rose 17. deliği kazandı ve "Koyduk mu!" yaptı

İngiliz Lee Westwood berabere giden maçta 12., 13. ve 15. delikleri kazanarak maçı bitirdi ve skor 13-12 oldu. Kupayı kazanmak için ABD'ye 2.5, Avrupa'ya ise 2 puan lazımdı. Jason Dufner (ABD) Peter Hanson'u yenerek durumu 13-13 yaptı. ABD 1.5 puan daha almalıydı. Sondan bir önceki maçta, 16. delikte Steve Stricker ve Alman Kaymer, son maçta da 15. delikte Tiger Woods ve Francesco Molinari berabereydi ("all squared" denir "A/S" yazılır). ABD kaptanı Davis Love III son iki maça büyük tecrübe -ve wild card- Steve Stricker ile Tiger Woods'u koymuştu. Kaymer turnuvaya formsuz gelmiş ve sadece 1 çiftler maçı oynayıp onu da kaybetmişti. Açıkçası, PGA'in en iyi putter'i Stricker'i yenmesi şüpheliydi. Molinari de oynadığı iki çiftler maçından puan çıkaramamış, Avrupa'nın son adamı olarak Woods'un karşısına "acaba yarım puan alır mı?" diye çıkarılmıştı. 


Jim Furyk vuruşu kaçırdıktan sonra

Artık hesap, Stricker'in yarım, Woods'un bir puan alıp işi bitirmeleriydi. Woods 3 gündür hiç puan alamamıştı ama kötü oynadığından değil. Tiger çiftler maçlarında müthiş oynamasına karşın karşısına hep mucizevi performanslar ortaya koyan Avrupalılar çıkmıştı. Son deliklerde atak yapması kesindi. Nitekim 12 ve 13'ü kazanıp "1up" öne geçti. Ama Torinolu 14. delikte birdie yaparak durumu eşitledi. Woods 17. deliği kazanarak tekrar öne geçti. Bu arada Kaymer 10 dakika önce aynı deliği  kazanmış ve kendi maçında son delik öncesinde maçı beraberlğe getirmişti. Maçlar böyle biterse kupa ABD'nin olacaktı. Martin Kaymer 18. deliğin açılışında topu bunker'a atmasına rağmen, oradan zarif bir vuruşla green'i bulmayı başardı. Stricker ise uzun bir vuruş yaparak green'in diğer ucuna gitti. İki oyuncu da birdie vuruşlarını başaramadılar. Kaymer, son derece hızlı green'de topunu deliğin yaklaşık 2 mt uzağında durdurabildi. Stricker par ile deliği kapattı. Sıra Alman sporcudaydı. Kaymer topu sokarsa kupa Avrupa'nındı. Mesafe 2 mt, son putt ve... 

FLASHBACK 1991 ... Ryder Cup/Kiawah Island, South Carolina, 18. delik. Topun başında Alman Bernhard Langer.  Langer sokarsa kupa Avrupa'nın, kaçırırsa ABD şampiyon olacak. Mesafe 2 mt., son putt ve... Langer atışı yapar, top bir krampon izine çarpıp yön değiştirir ve Avrupa kupayı kaybeder. 

 
Bernhard Langer - 1991, Kiawah Island - "War on the Shore"


FAST FORWARD 30 Eylül 2012 Cuma sabah... Kaymer, Bernhard Langer'den randevu rica eder. 2011'in en iyi golfçüsü Kaymer, kötü geçirdiği sezon nedeniyle güven vermediğinden, Olazabal tarafından sadece tek bir maçta oynatılmış ve  kaybetmiştir. Sporcu bu durumdan üzgün ve hayal kırıklığı içindedir. İki Alman, oturup dertleşirler. Detayları bilmiyoruz. Kaymer'e göre, Langer Ryder Cup'ın önemiden, takımdaşlığın anlamından bahseder. Genç Alman sonunda turnuvayı gerçekten hissetmeye başlamıştır... 

Holywood senaryosu gibi ama gerçek. Martin Kaymer o vuruşu sokar, kupa Avrupa'nın olur. 




Ich bin Martin Kaymer...

Francesco Molinari 18. deliği Tiger Woods'un jestiyle kazanarak maçı berabere bitirdi ve takımına yarım puan daha kazandırdı. Böylece 14-14 bitse bile kupayı elinde tutmaya devam edecek olan Avrupa maçı 14.5-13.5 kazanmış oldu. 

  • Rory McIlroy, Amerika'nın doğu ve merkez saatlerini şaşırınca az kaldı maça yetişemiyordu. Geç kaldığını farkedip lobiye inen McIlroy, orada rastladığı bir polise kendini tanıtıp acilen kulübe götürüp götürmeyeceğini sordu. Ryder Cup nedeniyle trafik sıkışık olmasına rağmen, sirenini açan polis arabası McIlroy'u maça 15 dakika kala Medinah Country Club'a yetiştirdi  Golf sporu, her düzeyde "tee time" denen başlangıç saatine aşırı önem verir. Ryder Kupası da sadece da 5 dakikalık gecikmeye izin veriyor. daha geç kalan sporcu maçı kaybetmiş sayılıyor. Amerikan polisi Avrupa'yı kurtarmış oldu yani. 



  • Avrupa takımında Ian Poulter inanılmaz bir performans gösterdi. Oynadığı 4 maçın hepsini kazanan, takımın ateşleyen, zafer sonrası gözyaşlarını tutamayan İngiliz, Avrupa'nın yeni Ballesteros'u olarak damgalandı bile. Ryder Cup'ı çok seven, turnuvayı her zaman büyük bir aşkla oynayan Seve ani bir beyin tümörü sonucu 2011'de vefat etti ama onun içindeki Ryder Cup ateşinin Ian Poulter'a geçtiği belli. İngiliz oynadığı 15 RC maçında 12-3-0 (G-M-B) gibi müthiş bir performans yakalamış durumda.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder